"Enter"a basıp içeriğe geçin

Dünyadaki En Güçlü Kadın – KRALİÇE ELİZABETH

Dünyadaki En Güçlü Kadın – KRALİÇE ELİZABETH

videosundan fısıltılanmıştır. Videoya ulaşmak için Linki kullanabilirsiniz https://www.youtube.com/watch?v=bWGlBlFPFsU.

O geldiğinde herkes ayağa kalkar. Buna tüm dünya liderleri de dahil. Günümüz dünyasının en güçlü kadınıdır. Kanada, Avustralya, Yeni Zelanda, Belize ve daha bir çok ülkenin kraliçesi odur. Tek bir sözüyle savaş ilan edebilir. Hiçbir mahkeme onu yargılayamaz.
Kimden mi bahsediyoruz? Tabii ki İngiliz Kraliyet Ailesi’nden ve bu ailenin lideri Kraliçe II. Elizabeth’ten.
İngiliz Kraliyet Ailesi, günümüz İngiltere’sinin merkezinde şekillenen ve birçok ülkeyi ya da bölgeyi içinde barındıran Birleşik Krallığın Hanedanıdır.
Avrupa demokrasinin beşi olarak görülse de dünyanın en büyük krallığı halen burada bulunmaktadır. Elizabeth 1952 yılında tahta geçmiş ve Kraliçe olmuştur. O günden bu yana da onlarca ülkenin resmi ya da sembolik olarak Kraliçesidir. Ve böyle bir statüye sahip olmak akıl almaz derecede abartılı kuralları ve yüzlerce yıllık geleneklerin de sorumluluğunu taşımayı gerektiriyor.
Kraliçe bir yere girdiği zaman herkes ayağa kalkar demiştik. Buna yazılı olmayan kurallar çerçevesinde dünya üzerindeki tüm devlet liderleri ve krallar da dahildir. Hatta Suudi Kralları ya da Arap emirleri bile Kraliçe’ye karşı hürmette asla kusur etmezler. Bunun nedeni hem Birleşik Krallığın dünya üzerindeki gücü hem de İkinci Elizabeth’in dünyadaki en yaşlı Kraliçe olmasıdır.
Bir Kraliçe ile evli olmak güzel bir şey olabilir ama Kraliçe’nin eşi de olsanız onu her daim iki adım geriden takip etmek zorundasınız ve belli törenlerde Kraliçe’nin önünde eğilmelisiniz. Aksi halde parlamento, yasal yaptırımlar uygulayabilir.
Hanedan üyelerinin evlenmesi de öyle kolay değil. Evlenecek oldukları kişiye Kraliçe ve Birleşik Krallık parlamentosu onay vermezse böyle bir evlilik gerçekleşemez. Bu noktada gönlünüzün sesi değil Kraliçe’nin sesi önemli.
Örneğin Kraliçe’nin torunu Prens Harry ve Amerikal oyuncu Meghan Markle evlenmiş ancak gelinin kraliyet geleneklerine uymaması nedeniyle Kraliçe tarafından bu evlilik eleştirilmiş ve Prens Harry evliliğini rahat devam ettirebilmek için ünvanlarını bırakmak ve İngiltere’den gitmek zorunda kalmıştır. Hanedan üyelerinin boşanmış biriyle evlenmeleri de yasaktır.
2. Elizabeth’in kız kardeşi bile bu kuraldan muvaf değildi. Kraliçe’nin pasaportu yoktur. O bütün ülkelere pasaporsuz seyahat edebilmekten sahiptir. Ayrıca Kraliçe İngiliz ordusunun başkomutanı olarak kabul edilir ve askerler göreve başlarken onun adına yemin ederler.
Kraliçe izin vermeden ona dokunmak yasaktır. Ne kadar samimi olursanız olun o hamle yapmadan ona dokunamazsınız. Kim olursa olsun devlet liderleri bile bu nedenle Kraliçe’yle yapacakları görüşmeler öncesi kurallar ve gelenekler konusunda detaylı olarak bilgilendirilir. Kulağınıza ilginç gelebilir ancak kraliyete bağlı olan tüm ülkelerde ki buna Kanada gibi yerlerde dahil bu ülkelerin karasularındaki balinalar ve yunuslar Kraliçe’ye ait kabul edildiği için kraliyet izni olmadan asla avlanamazlar. 800 yıllık bir yasaya göre İngiltere’deki kuğuların sahibi Kraliçe’dir.
2014’te ise komik bir olay yaşandı. Hasan Fidan isimli bir Türk gölette yakaladığı kuyu kesip yemiş bu durumun öğrenilmesi üzerine ise ceza almıştı. Yaptığı açıklamadaysa Kraliçe’yi çok seviyorum. Kuğuların ona ait olduğunu bilmiyordum. Çok pişmanım dedi. Yine bu ilginç olayda farkımızı ortaya koymayı başardık.
Kraliyet ailesinin evi Buckingham Sarayıdır. Bu saray ailenin tapulu özel mülkü olmakla beraber Kraliçe’nin sarayda olup olmadığı dalgalanan bayraklarla ifade edilir. Kraliçe’nin saraydan çıkışı ya da gün içerisinde herhangi bir yere gidişi geleneklere uygun olarak törensel aktivitelerle gerçekleştirilir. Kraliçe’nin sürekli yanında taşıdığı el çantası önemli bir iletişim aracıdır. Karşı taraf için bir sinyaldir. Eğer o bir yemek esnasında el çantasını masaya koyduysa bilin ki bu yemek uzun sürmeyecek demektir. Sohbet esnasında el çantasını sol elinden sağ eline alıyorsa son sözünü söyleyeceğinden emin olabilirsiniz.
Ölçülü giyinmek zorundalar. Kıyafetlerinde aşırı dekolte, yırtmaç gibi detaylar yasak. Hatırlarsanız Lady Diana araçtan inerken zaman zaman çantasıyla göğüs dekoltesini kapatarak inerdi. Sebebi bu kurala bağlı olarak frikik vermemekti. Kural hala geçerli.
Kraliçe tüm hukuk kurallarından üstündür. Yargılanamaz ve hatta özel hukuk bile onun için geçerli sayılamaz. Tabii ki parlamento buna izin verdiği sürece. Şimdi gelelim başka bir konuya. Ailenin serveti. Forbes 2019 verilerine göre 88 milyar dolarlık bir servete sahipler. Akıl almaz bir mal varlığı.
Aile vergiden tamamen muaf. Bunun dışında birçok kale ve sarayın tapusuna sahipler. Sadece bunlar değil, birçok uluslararası şirketle beraber 100 binlerce hektarlık tarım ve ormanlık alan da onların. Ayrıca Arjantin yakınlarındaki Falkland adaları Kraliçe’nin kendi mülkü olarak kabul edilir ve yönetimin bir kısmı Kraliçe tarafından atanan kişiler bir kısmı ise seçimle gelen kişilerden oluşur. Ayrıca Kraliyet ailesine Birleşik Krallık Devleti her sene 60 milyon sterlin ödeme yapmaktadır. Peki tüm bunlara rağmen demokrasinin beşiği olan İngiltere’de bir monarşi nasıl ayakta kalabilir? Günden güne hanedanın gücü azalıyor diyebiliriz. Örneğin parlamento Kraliçe’nin yetkilerini elinden alabilir. Hatta monarşiyi tamamen sollandırabilir. Hanedanı dolayısıyla Kraliyeti bitirebilir. Kısaca önemli bir denge unsuru burada söz konusu. Daha da önemlisi Kraliyet ailesi ve özelinde Kraliçe II. Elizabeth siyasete fazla bulaşmaması gerektiğinin farkında. Bu nedenle onun yetkileri Başbakan tarafından kullanılıyor. Kraliçe hem yasal olarak halk üzerindeki yetkilerini hem de hükümet üzerindeki haklarını neredeyse 40 yıldır kullanmamıştır. Yetkisini son olarak 1975’te istifa etmeyi reddeden Avustralya Başbakanını görevden alarak kullanmıştır. Tabii ki bu yetki kafasına göre değil, Birleşik Krallık Parlamentosu’nun talibiyle kullanmıştır. O tarihten itibaren sembolik durumlar haricinde pek de öne çıktığını göremiyoruz. Bir örnek daha verecek olursak Kraliçe’nin bir mahkumu serbest bırakma etkisi var.
Ancak halktan tepkilerin gelmemesi için bu yetki sadece eski masum mahkumların isimlerinin temize çıkması için kullanılıyor. Kraliçe tüm dünya üzerindeki devlet liderlerinden manevi olarak daha üste kabul edilir. Bu Birleşik Krallık Devleti için önemli bir avantaj.
Kraliyet ailesinin dünya üzerinde neredeyse 50 ülkede yasal ya da sembolik olarak haklarının olması İngilizlerin bir perde arkası güç birliği oluşturmasını sağlıyor. Düşünürseniz Avustralya’dan Kanada’ya, Yeni Zelanda’dan Cebeli Tarık’a bir çok bölge ve ülke 2. Elizabeth’i Kraliçe olarak kabul ediyor. Ve bu ülkeler üzerinde Kraliçe’nin yani İngilizlerin bir çok yetkisi var.
Kısaca şu anda en azından 2. Elizabeth’in varlığı İngilizler için çok önemli bir orta direk demek. Günümüzde 16 ülke kendisini Kraliyet Ailesi’ne yasal olarak bağlı kabul ederken Hindistan, Pakistan, Bangladeş, Jamaica, Güney Afrika, Nijerya gibi 37 ülke ise İngiliz Milletler Birliği’nin üyesi durumunda.
Yani Kraliyet Ailesi’nin yok olması ya da Elizabeth’in ölmesi durumunda bu yapılanmalar eski durumunda asla kalamaz. Ayrıca bu ailenin varlığı bile İngiltere’ye yıllık 2 milyar dolardan fazla turizm geliri getirmektedir. Kısaca şu anda Kraliyet Ailesi’nin resmen görünüyor olması İngilizlere önemli bir katkı sağladığı için en azından bir müddet daha konumlarında kalacakları kesin. Hem Kraliyet Ailesi hem de Parlamento bir denge içerisinde yürüyorlar. Parlamento’nun Kraliyet’i azletme etkisine sahip olduğunu bilen Kraliyet Ailesi politikaya semboliğin ötesinde ya da Parlamento talebi dışında müdahale etmemeye dikkat ederken olumsuz şekilde basında yer almamaya da özen gösteriyor.
Kraliçe asla röportaj vermez, tartışma programına katılmaz. Bu sayede aile üzerine okları çekerek halkın bakış açısını bozmamaya çalışırken Parlamento’da Kraliyet Ailesi’nin 50 ülkede etki sahibi olmasını özenle kullanıyor. Aile aynı zamanda sayısız hayır işi yaparak halk üzerindeki imajlarını korumaya özen gösteriyor. 1952’den beri tahta bulunan Kraliçe Elizabeth’in İngiliz halkı için ulusal bir kahraman konumunda olması şu an için İngiltere’deki monarşi karşıtlarının pek de baskı yapmamasını sağlıyor. Ancak kimilerine göre 2. Elizabeth’in ölümü ve Prens Charles’ın tahta kral olarak geçişi hanedanın sonunu getirecek.
Şu anda 94 yaşında olan Kraliçe Elizabeth’in ölümü tahminlere göre dünya üzerinde bugüne kadar gerçekleşmiş en büyük resmi yaz olarak kabul edilecek. Unutmayın bahsettiğimiz isim 16 ülkenin resmi, onlarca ülkenin ise sembolik kraliçesi.
Vefatı bile başkasına benzemez.

İlk Yorumu Siz Yapın

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir