İlber Ortaylı Hakkında Bilmediğiniz 27 İNANILMAZ GERÇEK
videosundan fısıltılanmıştır. Videoya ulaşmak için Linki kullanabilirsiniz https://www.youtube.com/watch?v=pCYOdD2uJCs.
GÜNÜMÜZÜN TARİHİNE IŞIK TUTAN ÇALIŞMALARIYLA Günümüzün tarihine ışık tutan çalışmalarıyla, Türkiye’nin yetiştirdiği en büyük tarihçilerimizden biri. Aynı zamanda Osmanlı tarihinde bir ekol.
İlber Ortay’la dünyanın her yerinde verdiği tarih eğitimleriyle, zamanımızın en büyük profesörlerinin arasında yer alıyor. Dünya sahasında Türkiye’yi temsil ediyor. Üstün bilgileri ve hayata bakış açılarıyla onu ekranlarda görüyor. Ondan tarihi tıpkı bir masal dinler gibi dinliyoruz. İlber Ortay da kilitlere tarihi öğretebilmeyi ve onları bilginin arayışına yönlendirmeyi başardı. Ne kadar cahil olduğumuzu bize sık sık hatırlatması,
samimi ve dobra tavrı ve keskin zekasıyla hepimizi kendine hayran bıraktı. İşte İlber Ortaylı’nın hayatı. 21 Mayıs 1947 tarihinde Avusturya’da dünyaya geldi. Kırım Tatarı bir ailenin çocuğu olan İlber Ortaylı, iki yaşındayken ailesiyle beraber Türkiye’ye göç etti. Büyüdüğü evde Rusça ve Fransızca akıcı bir şekilde konuşuluyordu. Şiirler yazılıyor, tarih ve felsefe kitapları okunuyordu.
İlber Ortaylı’nın tarihe, sanata ve bilgiye olan tutkusu bu evde başladı. 1965 yılında Ankara Atatürk Lisesi’nden mezun olan İlber Ortaylı, okuma hayatına Ankara Üniversitesi’ne devam etti ve tarih bölümünden mezun oldu. Yüksek lisansını Amerika’daki Chicago Üniversitesi’nde ünlü Profesör Dr. Halil İnalcik ile birlikte yaptı. Vienna Üniversitesi’nde ise Slavistik ve Orientalistik bölümünü okudu. Bu sürede doçaklini tamamladı ve çeşitli ülkelerde tarih dersleri vermeyi,
seminerler ve konferanslar düzenleyerek insanları bilgilendirmeyi amaçladı. Vienna, Berlin, Paris, Princeton, Moskova, Roma, Münir, Strasbourg, Yenya, Sofia, Kiel, Cambridge, Oxford, Tunus, Galatasaray ve Bilkent Üniversitesi’nde eğitim verdi. 1989’da ülkesine geri döndü ve profesörlük ünvanına erişti. 2002 yılına kadar Ankara Üniversitesi tarih bilim dalı başkanı olarak görev yaptı ve 2005’te Topkapı Sarayı’nın başkanı oldu. Tam 7 sene görevde kaldı ve 2012’de yaş haddinden dolayı emekli oldu. Sadece Topkapı Sarayı’na yapmaya çalıştığı hizmeti, sınırlamak zamanı geldiğine inanıyoruz ve arttık. Ünlü profesör hala Bilkent ve Galatasaray Üniversitelerine tarih dersleri vermekte, ülkenin ve dünyanın her yerinde seminerler düzenlemekte ve televizyon programlarına katılmakta.
Katıldığı programlarda ve derslerde insanların kitap okumanın ne kadar önemli olduğunu sıkça vurgulayıp öğrenmeye teşvik etmiştir. Kendisinin devasa bir kütüphanesinin olduğu biliniyor. Bir röportajında 30 bin civarı kitaba olduğunu ve bunların 5 binini Galatasaray Üniversitesi’ne bağışladığını söylüyor. Şimdiye kadar binlerce makalesi olan İlber Ortaylı 36 kaynak eser kaleme almıştır. Aynı zamanda dil bilgisi üstün seviye dedir.
Sultanslar, otomanlar, padişahlar, Krom’un değil, monarke, ünlü ve ünlü olarak, biz de, ne diyeyim, Sorgucu’yuz. Sorgucu, o zaman, o zaman. İleri düzeyde Fransızca, Almanca, İngilizce, İtalyanca ve Rusça, orta seviyede Boşnakça, Kırım Tatarcası, Arabça, Romanca, Slovakça, Sırpça, Hırvatça, Farsça, Latince, İbranice, Antik Yunanca ve Yunanca bildiği söylenmektedir. Fakat o mutabazı tavrıyla bu söylenenin abartıldığını belirtmiştir. Bilmiyorum kaç dil, o kadar bilmiyorum da yani. Gerçekten. O yazılanlar palaka yani. 7 dil. Onu zannediyorum. Bazı Kırımlı hemşeriler falan şişirmişler. Çok yazandı. Yahu bir Anadolu çocukkeni bir sürü dil yazmış, delimine.
2004 yılında TRT Türk kanalında yayınlanan İlber Ortaylı ile Aklı Belgeseli, 2009 yılında ise NTV’de yayınlanan İlber Ortaylı ile Tarih Dersleri programı ve 2011 yılında Bloomberg’ta yayınlanan İlber Ortaylı ile Zaman Kaybamaz programıyla geniş kitlelere ulaştı ve milyonlarca insanla buluşup tarih, felsefe, politik hakkında konuşmalar yaptı. Bu programlar onu Türkiye’ye tanıtan en büyük araçlardan biri oldu.
Büyük profesörün dünya çapındaki şöhreti onu çeşitli ödüllere götürdü. 2001 yılında Aydın Doğan ödülüne, 2006 yılında ise Avrupa ile Akdeniz arasında Lazya ödülüne layık görüldü. Aldığı en büyük ödüllerden bir diğeri ise Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’den gelmektedir. 2007 yılında aldığı Pushkin ödüli ile İlber Ortaylı, ülkemizin en önemli aydınlarından biri olduğunu kanıtlamıştır. İlber Ortaylı ekranda samimi ve dobra kişiliği ile karşımıza çıkıyor.
CNN Türk’te katıldığı bir canlı yayında telefonu sesli de unutuyor ve canlı yayında olması cevap vermesine engel olmuyor. Bunun üzerinde durmak gerekir oldukça. Siz programa dışarıdan müdahaleyi kabul ediyor musunuz? Telefona mı bakacak mısınız? Murat Bardakçı arıyor çünkü. Buyurun. Buyrun. İşte onu ben bilmiyorum tabii. Sizin anlasınlar rakip şirket problemi. Yine bir canlı yayında İlber Ortaylı programa ilgisini kaybedince uyuyakalıyor. Çok fazla yemezsek nispeten biraz daha yardımcı olur. Bir sürü detay var. Şu anda burada teknik uyup uçlarını vermeyeceğim ama uygulamak gerekiyor. Hem egzersiz hem… Spor yapmadınız galiba bugün enerjinizi biraz düşük. En çok konuşulan anılardan bir tanesi ise kameranın çekimde olduğunu bilmeden küfür ettiği görüntüler. Efendim şimdi İlber Hoca’nın müsaadesiyle Alatulkaya yapacağız. Niye anasılarda yapmıyorsun? Ayy yayındayız. Yayındayız. Duyuyor muyum? Sunucular tarafından uyarıldığında ise İlber Ortaylı yönetmeni çekimde olduklarını söylemediği için kızıyor. Babam haber vermeden alıyor çok oluyorsun sen ha. İki ründek. Bak orada gözüküyoruz.
Ayy gözükmekse saçma yani. Sinyal verirsin falan. Ya çocuk girdik ya. Programlardaki dürüst ve dobra sohbetleri insanları kendisine hayran bırakan en önemli faktörlerden biri oldu. Ünlü Alman filozof Hegel hakkında konuşurken Hegel salak değil ama şarlatandır dedi. Bir öyle her şeyi bilip bilmeyen biri daha var biliyorsun Hegel. Abi Hegel’den bahsetme çünkü o salak.
Şarlatan. Salak mı bilmem şarlatan. Hegel’in salaklığı üzerinde. Yani felakettir Hegel. Salak değil ama. Şarlatan. Tarih felsefe ve siyasetin yanında zaman zaman özel hayatı hakkında soruları da yanıtladı. Hayat 24 ay ne koptu kanallar ya. Hay Allah’ım ya Rabbi. Evet söyleyin.
Evlilik Düşünüyor musun sorusuna ise ne lüzumu var, kim uğraşacak cevabını verdi ve toplum içindeki kadın erkek ilişkisini ele aldı. Toplumdaki yanlışları korkusuzca eleştirdi. Toplumumuzda insanlar birbirlerinden neyi paylaşacaklarını ve neyi ayırmayabileceklerini bilmezler. Yani mesela şeyler erkek kısmısı eve kadını bırakır geziyor.
İlber ortaylı hakkında son yıllarda internette binlerce keps görür olduk. En ünlüsü ise çok cahilsin. Keşke özen olarak gündeme gelenler oldu. İlber ortaylı sahip olduğu muazzam bilgi birikimi ve cahil insan tanımı ile internet fenomeni oldu. Ve gündemde yerini aldı. Bu kepsleri olan tepkisini ise bir televizyon programında açıkladı. Hocam kızıyor musunuz yapılan şakalara diye sorulduğunda yok canım görünen şeye niye kızılır dedi ve kepsileri yorumlayarak kahkahat.
Köylere kasabalara da açalım çocuklara harcayalım. Sorun daha kötü oluyor. Bu şahane gözlüksüz bakıyorum hala cahilsin. Bunu ben görmemiştim. Çok güzel bak. Ardından toplumun çoğuna kullandığı cahil kelimesini açıkladı. Bence içinde kötü olan yarı cahillerdir. Çok güzel. Böyle çeyrek çepelek eğitimli yani böyle 80 fakültü açıp falan böyle.
Vülayet merkezleri bitti köy. Kendine özgür kahkası ve espirili kişiliği ile herkesin ilgisini çekti ve çok sevildi. Hahahaha. Kepsi kalıyor diye. Hahahaha. İnternette bulunan viral videolardan bir tanesi ise ilber ortalının arka planda Almanca konuştuğu ve rahatlatıcı bir müziğin olduğu bir saatlik bir video. Türkçe’nin çok güzel bir tarif.
Bu video okumak veya uyumak gibi rahatlatıcı aktiviteler için yapılmış ve oldukça fazla izlenme almış. İlber Ortaylı hakkında anlatılan anılardan bir tanesi ise farklı dillerden eş zamanlı şekilde çeviri yapabiliyor olması ile ilgili. Olay şöyle. Galatasaray Üniversitesinde verdiği bir ders sırasında profesörün elindeki metni okuyamadığını düşünen bir öğrenci
İlber Ortaylı’ya hocam isterseniz ben okuyayım der. Okulun eğitim dilinden dolayı ders Fransızca olarak verilmektedir. Öğrenci metni elini aldığında metnin Fransızca olmadığını görür. Profesör Almanca yazılmış metni Fransızca’ya çevirerek okumaktadır. Yavaş yavaş çeviriyorum tekrarlıyorum bir daha düzeltiyorum falan diye kelimeyi herhalde okuyamadığımdan sıkıldı çocuk veya biraz okalalık yaptı.
Fransız mekteplerinde olur o. Hocam şunu verin de ben okuyayım dedi. İyi alıver dedim. Tabi aldığım metin Fransızca değil. Doğru. Oldu abi güllerim. Yakın tarihte de gündemde olmaya devam eden İlber Ortaylı 2017 senesinde düzenlenen 29 Ekim resepsiyonunda
Tarih alanında Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Ödülünü aldı.
İlk Yorumu Siz Yapın