Sanayici krediye ulaşabiliyor mu? Prof. Dr. Kamil Yılmaz yanıtladı
videosundan fısıltılanmıştır. Videoya ulaşmak için Linki kullanabilirsiniz https://www.youtube.com/watch?v=YeDEpfq42oU.
Kamil hocam, krediler. Şimdi Cumhurbaşkanı Erdoğan her çıktığında krediyi ucuzlattık, sanayicimiz kredi alsın, kredilerle yatırım yapsın diye teşvik ediyor. Eğer bankalar size kredi vermiyor, sonra bana şikayet edin noktasında da bir güvenle konuşuyor. Ancak sanayicilere baktığımız zaman da tamamı kredi bulamamaktan, krediye ulaşamamaktan, gerçek yatırımları kredilendirememekten şikayetçi.
Bunların hangisi doğru? Sanayici krediye ulaşabiliyor mu? Krediler gerçekten daralıyor mu? Genişliyor mu? Kredilerdeki, krediyi siz eğer bırakırsanız kredi arzunun artması, bunu kontrol edemiyorsunuz. Nereye gideceğini kontrol edemiyorsunuz. Çünkü o zaman dövize gitme ihtimali çok yüksek. O zaman ne yapmanız lazım? Krediyi genişlemesini kısa yavaş tutacaksınız.
Ve aynı zamanda da bir tayınlama dediğimiz rasyoning, her isteyene vermiyorsunuz. Ve alana da fatura karşılığı bankalar. Yani aslında tam bir yukardan kontrol edip sisteme girdik. Ve tamamen oyunun kuralları değişti. Bakın mesela Aralık’ta olan, biraz Ege Hoca’mın da anlattığı Aralık’ta olan o zamana kadar piyasa biraz çalışıyordu döviz piyasası. Şu anda döviz piyasası tamamen bir hükümet istediği gibi döviz piyasasının merkez bankası yön veriyor.
Ve mesela sürdürülebilirdik konusu. Çok kolay sürdürdü artık. Ben çünkü eskiden kasıma kadar kasımda seçim olsun diye çok sefa söyledim farklı ortamlarda. Nedeni de çünkü sürdürülemezdik. Ama hükümetin yaklaşımıyla sürdürebilirsiniz. Her konuda. Şimdi şu anda nedir? İhracatçıya yüzde kırkını bana vereceksin. Yüzde 60’ı çıkardın. Bu kadar.
Yani ondan sonra turizmci, size de daha da fazlasını. Her kredi verdiğimin karşılığında döviz getirmeniz lazım. Ama sonuçta biz buna serbest kambiyö rejimi diyebilir miyiz? Değil. Artık serbest kambiyö rejimi. Özel özel size yavaş yavaş dönüyoruz. Bunun limiti nedir? Tamamen kapatmaktır kambiyö rejimini. Oraya kadar gitmeden bu işi götürmeye çalışıyor hükümet. Yani içeride… Oraya kadar gidebilir mi? Benim gördüğüm her dışarıdan dost ülkelerden gelecek bu kaynaklarla bir de bu içeride gerektiğinde……benim bakalım elinizdeki yüzde 20’yi daha İhracatçı bana diyerekten bu tür el koymalarla bana……bu tamamen oyunun kuralı. Piyasa ekonomisi çalışmıyor şu an. Fiyat nedir? Kredinin fiyatı nedir şu an? Bilmiyorsun. Şu anda bakın. Bir transfer var. Sürekli bir transfer var. Şimdi evet KKM bir gelir transferi.
Öbür taraftan bankalar diyor çok kâr ediyor. Herkesin gözü bankalarda. Ama bankalarda gelecekle ilgili çok ciddi ciddi kalıyor çünkü kamu kağıtlarını……5 yıllık 10 yıllık kağıtları yüzde 10 ile 13-14’le en son alıyor. Şimdi bunlar ileride nasıl fonda ediyor? Ya yüzde 73 orası ondan ne olacak? Evet o banka batma durumu. Öbür tarafta sanayici düşük kredi kullanıyor. Düşük bir kısmı kullanabiliyor. Hepsi ulaşamıyor. Ama getir İhracat gelirini bana diyor. O İhracat ile gelir ile döviz ile gidip ithalat yapacak. Hiç her şey benim kontrolümde olacak. Ki İhracat’ın %80 olan ithalete bağlı olduğu bir ülkede. Evet yani bu durumda biz bir kontrol ekonomisinde yaşıyoruz. Biz bir piyasa ekonomisinde yaşamıyoruz. Yani o yüzden Türkiye’nin aslında… Onun için sürdürebilir. Şangaya 5’ine girme niyeti aslında ekonomik açısından daha gerçek kimliğiydi herhalde. Yani bir ölçüde biz de facto oradayız. Yani o mantalite ile yönetiliyoruz.
Çünkü seçime kadar bu güzel. Ama ben mesela… Biraz önce Ege Hoca’m dedi faizi arttırmak. Siz de dediniz işte… Real faiz yani real faiz artı olmasa bile politika faizi yükselsin. Ama Sayın Cumhurbaşkanı direkt kendisini bağlayınca diyor… Bu cam bu bedelde olduktan sonra diyor faiz yükselmeyecek diyor. Şimdi ben önümüzdeki 3 ayda %9’a inecek Aralık’ta. %9’a indikten sonra da oyun plana bakmamız lazım. Seçime giderken ne olacak? Hükümet şu anda geçtiğimiz hafta ne açıkladı? Doğrudan esnafa 100 milyarlık kredi. Neden şimdi erken açıkladı? Bence daha erken açıklandı. Aralık, Ocak gibi açıkladı. Çünkü piyasada ödemeler sorunu var. Ödemenizi alamıyorsunuz. Tahsin sorunu var. Dünya gazetesi birçok gazete bunu yazıyor. Direkt mikro olarak sahada çalışanlar bunu görüyor. E o zaman esnaf da sıkıntıda. Ödeyemiyor. Borcunu ödeyemiyor. Bu krediyi onun için öne çektiler. Bence onun için şu anda seçime yönelik yaptığınız zaman daha 6-7 ay var. Şu anda 4 ay kadar yapmak en mantıklısıdır. Ve sonuçta sosyal konut projesi de baktığınızda eskiden kredi veriyordunuz. İnşaat sektörü üzerinden bu kredi ne oluyordu? Ciddi bir bütün ekonomiyi etkileyebiliyordu. Şimdi krediyi vermek için bir inşaat sektörü, konut çok pahalı. Orta direkt diye bir şey kalmadı. Alım gücü kalmadı. Onu veremiyorsunuz ama sosyal konut, devletin arazisi ve böylece bir umut veriyorsunuz. 8 milyon başvurdu. Bunun 1 milyonu alıyor. Yani rakamlar o kadar büyük ki. Yani hepsi tamamen seçime giderken benim yanımda olun, ben de sizi destekleyeceğim. Seçimde bana oy verin mantığının. Peki bir yandan da 250 bin konut vereceğiniz yerde 8 milyon terap aldığınız zaman da 7 milyon 750 bin kişiyi de kızdırmış ve küstürmüş olmuyor musunuz? Onlara işte bir arsa veriyorsunuz. 1 milyon arsa. Onun için o arsa sonradan daha da ön plana çıktı ilk başta. Sonuçta 500 bindi ve önümüzdeki 5 yıl seçim yetişmeyecek bunların üstüne. Ama arsa da yetişebilir. Yani arazi burada. Skuray’ı çektim sana çıktı seçim öncesinde. Diyebilirsiniz ve bunun lansmanını yapabilirsiniz. Şu anda hatta VR şeylerle baya bir ülke çapında bir şey kamuoyu da bir etki şey yaptırıyor. Bir de kamu spotu var ya bir şey dolaşıyor. Evet dolaşıyor. Yani her durumda seçime gidiyoruz. Bizim Türkiye 90’lı yıllarda gördüğümüz AKP’nin ilk başta biz bunu yapmayız, biz popülist politikalar izlemeyiz diye değil. İzlemediler derler ya. Geldik bana göre popülist politikaların anası. Tarihi ne büyük popülist politikasını? Anası yani en şey zamanı. Devam demir ile aşan bir popülist politikalar. Popülist politikalar en derinini yapacak. Ve bizi aslında mesela hocam bahsetti bütçe açığı ve borç yükümüz o kadar yüksek değil. Ama devlet çok da düşük borçlanıyor. Her ne kadar 2018-2019’da bu değişken faizli ve dövize çok yüklensek de %48 borcumuzun merkez yönetim borcunun %48 buçuğu döviz ve değişken faizli. Ama %13-14’de borçlanıyor devlet. Şu anda. Onun için çok düşük. Ama seçim sonrası ne olacak? Yani faizler yükselmek durumunda. Siz bunu sonsuza kadar sürdüremezsiniz. Bu kaynak yok. Yani o anlamda hükümet tekrar seçilirse nasıl sürdürecek ben bunu bilemiyorum. Muhalefet en azından sürdürmü o yolda gitmeyeceğini söylüyor. Detayları konusunda belki konuşuruz onu da. Orada da detaylar eksik. Çünkü şimdi asgari ücret konusunda… Büyük bir mert detaylar açıklar. Yani detaylar açıklarınızla seçimi kazanamaz diye korkuyorlar. Ama bunu anlatmak zorundasınız. Bu enflasyonun müsebbibi kimdir? Ama hocam hiç kimse de acele etse seçim kazanmamış. Halk o reçeteye falan durmak yok. Doğru. Hayır. Ama şu… Biliyorsunuz bu hem Harvard Denkli mi diye bir denklem vardır böyle hem de bizim… Yaşadık ismini unuttum. Bir hocamız şey diyor büyüme ile seçim sonuçları çok parali.
Yani büyüme ne kadar yüksekse son 20 yılda AK Parti’nin oranı o kadar yüksek. O yüzden AK Parti her nüfas olsun büyüyelim. Gerisine sonra bakarız. Seçimi kazanan bir. Ama işte o başka da işkenler de var. Enflasyon evet. Enflasyon geçmişte hiçbir zaman hayat pahalılığı. Enflasyon bu kadar kontrolden çıkmamıştı. AK Parti o kredi genişlemesiyle büyümeyi yaratmıştı geçmişte. Ama hiçbir zaman… Enflasyon mübarek edemişti. Geçen sene erken başlattılar. Çok erken.
Yani ben her zaman diyorum budur son bir yılda. Naci Ağbal görevde kalsaydı AKP’nin bence seçimi kazanma ihtimali bugün çok daha yüksek. Yani büyüme olmadan enflasyon en azından %30’ları geçmemiş olacaktı büyük borçta dünyadaki enflasyonla. Ve biz de diğer ülkeler gibi olacaktık. Ve AKP de çok rahat kredi genişlemesiyle gidebilecekti. Normal bir ekonomi. Çünkü yabancı yatırımcı içeride sizi finanse etmek için uğraşıyor. 20 yıldır Türkiye’de para kazanıyorlar.
En azından 18 yıldır diyelim son 2-3 yıldır kazanmıyorlar. Onlar sizi finanse ediyor. Para da kazanıyor. Kaldı mı Türkiye’de yabancı yatırımcı? Evet. Çok az geldi. 1 milyar dolar civarında bu borsaya bir girdi ama çıktılar şimdi. O da Merkez Bankası’nın düşkünlüğü sattığı para. Yani şey var. Tarihsel olarak en düşük seviyesinde. FNB sporçlanma senedirinde %1’e düşmüş. Yani %20’ydi. Yani dün baktığım rakam %1. Yani %99 yerleşik. Borsada %35-40’ları indi.
Peki hocam.
İlk Yorumu Siz Yapın