Dünyanın en zengin ailesi Rockefeller kim?
videosundan fısıltılanmıştır. Videoya ulaşmak için Linki kullanabilirsiniz https://www.youtube.com/watch?v=ik1hDX9ybVA.
O birçok ekonomik ve siyasi olayda parmağı olduğu düşünülen gelmiş geçmiş en karanlık isimlerden biri dünyanın sayılı zenginlerinden olsa da ismi zenginler listesinde yer almıyor. Asıl mesleği bankacılık olsa da mirasını büyük ölçüde petrolden elde etti. Onun adı savaşlardan kar elde ettiği hatta koronavirüsü ürettiği yönünde komplo teorilerine de karıştı. Yeni dünya düzeni ve dünya imparatorluğu görüşüyle de her zaman eleştiri aldı.
Aynı zamanda ABD ve İsrail’in arkasındaki güç olduğu da sık sık dile getiriliyor.
Karşınızda ünlü milyarder David Rockefeller’in profili.
David Rockefeller 12 Haziran 1915’te New York’ta doğdu. Doğumu New York ve Manhattan’da iki gece kutlanmıştı. Altı kardeşin en küçüğüydü. Annesi Abigail Rockefeller, babası ise dünyaca ünlü iş insanı John Rockefeller’dı. David Rockefeller hakkında detaylara girmeden önce Rockefeller ailesinden bahsetmek gerek. Onlar sırlarla dolu geçmiş ile her dönem merak konusu oldular. Rockefeller ailesi ABD Merkez Bankası Fed’in kurucu ortaklarından. Ailenin kırılma noktasındaki isim ise büyük babaları John Davison Rockefeller. ABD ve İsrail’in güç kaynağı olarak görülen bu ailenin toplam servetinin 15 trilyon dolar olduğu iddia ediliyor. Bu kadar büyük bir servete sahip olmalarına rağmen aileden kimsenin ismi Forbes’un zenginler listesinde yer almadı. Hatta bizler listenin üst sıralarında asıl servet sahiplerini değil Jeff Bezos, Bill Gates gibi öne sürülen isimleri görüyoruz. Peki Rockefeller ailesi nasıl oldu da bu kadar büyük bir servete sahip oldu? Bu sorunun cevabını verebilmek için 1800’lü yıllara gidelim. Ailenin büyük babası John Rockefeller, sekiz kardeşiyle birlikte çiftçi bir ailede doğmuştu. Yoksulluk içindeydiler. Durumları o kadar kötüydü ki liseyi yarıda bırakarak çalışmak zorunda kalmıştı. 16 yaşındayken muhasebeci çırağı olarak çalışıyordu. Başkası için çalışmamaya, kendi işini kurmaya karar verdiğinde henüz 20 yaşındaydı. Daha o yaşta kendi komisyon şirketini kurdu. Tahıl ticareti yaparak başladığı ticaret sektörüne petrolü eklemesi ailenin dönüm noktası oldu. Rockefeller’in kara altın olarak gördüğü petrol o dönemde değersizdi. Hatta çamur gözüyle bakılıyordu. John şirketini sattı ve odağını kara altına çevirerek standart oy kampanyayı kurdu. İşte bu şirket onlara servet getirdi. Artık petrolün fiyatını onlar belirliyordu.
Diğer şirketlere resmen savaş açarak Amerika’nın en güçlü adamı olmuştu. Öldüğünde tek erkek çocuğu olan ve David Rockefeller’ın da babası olan John Davidson Rockefeller, bu petrol şirketinden elde edilen servetle Rockefeller şirketler grubunu kurdu. Onların hikayesi her ne kadar bir başarı hikayesi gibi anlatılsa da Rockefeller ailesi kendi emeğiyle zengin olmuş bir aile değildi. Petrol demir yollarıyla taşınıyordu.
Dlaat, Mesaba ve Norton demir yollarını resmen gasp ederek ele geçirdiler. Çalışanlarına insanlık dışı ücret veriyorlardı. Asgari ücrete karşı çıkarak her çalışanın kendi değeri kadar maaş alması gerektiğini söylüyorlardı. Bu ücretler içilerin yaşamlarını sürdüremeyeceği kadar düşük olsa bile onlar için mühim değildi. Onlar sadece kazandıklarıyla ilgileniyorlardı. Tarihi Ludlow Kaddiyama olarak geçen olay da Rockefeller ailesinin diğer yüzünü gösteriyor.
1914’de Ludlow madencileri insani olmayan şartlarda çalışıyorlardı. Madenciler greve başlayınca da çadırları silahlı adamlar tarafından tarandı. Sonra da ateşe verildi. Olayda iki kadın 11 çocuk hayatını kaybetti. Bu katliamın ardından hayatta kalan madenciler korku içinde çalışmaya devam etti. Daha doğrusu ölüm korkusuyla buna mecbur kaldılar. Onlar medyayı da satın almıştı. Bu tür olayların üzerini kapatmak için medyayı kullandılar.
İşte bu ailenin günümüzdeki bayrak taşıyıcısıydı David Rockefeller. Dedesinin yaptığı ve babasının devam ettirdiği büyük bir servetin içine doğan David iyi bir eğitme almıştı. 1936’da Harvard Üniversitesi’nden mezun oldu. Ardından Londra Ekonomik Okulu’na gitti. Bu yıllarda ileride ABD başkanı olacak John Kennedy ile tanışmıştı ve kız kardeşi Kathleen Kennedy ile ilişkileri olmuştu.
1940’ta hiç vakit kaybetmeden Chicago Üniversitesi’nde kullanılmayan kaynaklar ve ekonomik israf konusunda doktora yaptı. Eğitiminin hemen ardından iş hayatına atıldı. Dönemin New York Belediye Başkanı’nın sekreterliğini yaptı. İkinci Dünya Savaşı başlayınca Amerikan ordusuna katıldı. Kuzey Afrika ve Fransa’daki cephelerde görev yaptı. 7 ay Paris’deki Amerikan büyüketçiliğinde askeri ateşi asistanlığı görevine getirildi. Sonrasında ise bankacılık sektöründe ilerledi. 1946’da Chase Bank’ta çalışmaya başladı. 14 yıl sonra Chase Bank’ın yönetim kurulu başkanı oldu. Aynı zamanda ABD’nin en büyük bankalarından biri olan JP Morgan Chase Bankasının da ortaklarından biriydi. Bankanın bütün kontrolü ve yönetimi David Rockefeller’in ellerindeydi. Bu dönemde bir evlilik yaptı. Bu evlilikten David, Abigail, Neva, Margaret, Richard ve Alien adında 6 çocuğu oldu. 56 yıl süren evliliği eşinin ölümüyle son buldu. 1949’da Dış ilişkiler Konseyi’nde sekreter oldu. Bu konseye üye kişiler arasında ABD’nin lev şirketlerinin yöneticileri ve üst düzey politikacılar vardı. Konseyin amacı Batı Avrupa’nın ekonomik anlamda desteklenmesiydi. Kimilerine göre bu konsey sadece ve sadece yeni dünya düzeni kurmak için çalışıyordu. Proje kapsamında Türkiye ve Yunanistan’da vardı. Marşal yardımı bu şekilde yapılmıştı. 2008’de Harvard’a yaptığı 100 milyon dolarlık bağışla uzun süre konuşulmuştu. Onun misyonlarından biri de buydu. İş hayatının yanı sıra başta 1904’te kurulmuş olan Rockefeller vakfı olmak üzere çeşitli vakıflar, fonlar, dernekler ve sivil organizasyonlara bağışlar yapıyordu. Pek çok öğrenciyi yetiştiriyor, onlara burs veriyordu. Aslında bağışlarını karanlık tarafını gizlemek için bir maske gibi kullanıyordu. Bu vakıflar aracılığıyla ülkeler arası siyasette de etkin rol oynuyordu. Ailenin son lideri olan David Rockefeller iyi ve uzun bir yaşam sürmeyi hedefliyordu. Bunun için kişinin sevdiği şeylerle uğraşması, her şeyi basit algılaması gerektiği ve dostlarıyla sık sık vakit geçirmesi gerektiğinin önemli olduğunu söylüyordu. Onun sürekli olarak bahsettiği iki şey vardı. Dünya imparatorluğu ve yeni dünya düzeni. Bu görüşleri nedeniyle tepki topluyordu. Ve söylemleri onun gizli bir ajandası olduğunun kanıtı gibiydi. Ona ilüminatinin babası da deniyordu. Buğday, mısır, pirinç ve tavuk gibi gıdaların genetiğiyle oynadığı, GDO’nun öncüsü olduğu ve hatta koronavirüsü ürettiği yönünde komplo teorileri de hakkında konuşulanlar arasında. Ancak tüm bunlarla ilgili bir kanıt yok. Silah ticareti, finansal ayakoyunları, tefecilik, çatışmalardan kar sağlamak gibi şeylerle de yıllarca anıldılar. Bir röportajunda bazıları ailemizin ABD’nin çıkarlarına karşı çalışan gizli bir örgüt olduğuna inanıyor. Bizi uluslarüstü olarak görüyorlar ve daha global ve politik bir yapı kurmayı çalıştığımızı söylüyorlar. Eğer suçlama buysa, suçluyum ve bununla gurur duyuyorum demesi de oldukça ilginçtir. Onunla ilgili zaman zaman sosyal medyada paylaşılan ilginç bir iddiada, birçok ilacın patentinde imzası olmasına rağmen hayatında hiç ilaç kullanmadığı ve ailesine de kullandırmadığı yönünde. Ama bu bilgiye ulaşmanın mümkün olmadığından yola çıkılarak iddia yalanlanıyor. Rockefeller iş hayatında oldukça disiplinli biriydi, paraya çok değer veriyordu. 2002’de Anılarım isimli bir kitap çıkardı. Kitabında 90’lı yıllardan bu yana istisnansız her gün işe gittiğini söylüyordu. Sağlığı iyiye gitmiyordu. 6 kalp, 3 böbrek, 2 de ciğer nakli yapılmıştı. Sağlık sorunları nedeniyle sahibi olduğu Hanuatu adasında inzivaya çekilmişti. 100 yaşına girdiğinde 200. yaş günümü kutlamak istiyorum demişti. Ama 20 Mart 2017’de 102 yaşındayken kalp yetmezliği nedeniyle uykusunda hayatını kaybetti. Pek çok kişi onun uzun yaşamının sırrını organ nakillerine bağlıyor. Çünkü o kanunlara aykırı olduğu halde paranın gücünü kullanarak 80 yaşından sonra kalp nakli olmuştu. 102 yaşında hayatını kaybetmesine bakacak olursak planı işe yaramış gibi görülüyor.
David Rockefeller her ne kadar ölmüş olsa da sahip olduğu şirketlerle dünyada hüküm sürmeye devam ediyor. Bir kişiden ne olur demeyin. Bizim için çok önemli.
Şimdiden teşekkür ediyor ve hemen içeriye dönüyoruz. Başlayalım.
İlk Yorumu Siz Yapın