Üniversite öğrencileri ile sohbet
videosundan fısıltılanmıştır. Videoya ulaşmak için Linki kullanabilirsiniz https://www.youtube.com/watch?v=g395nbUZykI.
anlamaya çalıştık. Tabi anladıkça zaman geçtikçe doğruyu anlamak için hep dua ettik. Eyüp Sultan’a da yakın oturuyorum ve Eyüp Sultan hazretleri de sürekli sığınırdı. Asıl konumuz metafizik. Eğer dışarıdan bakılırsa. Fakat içerideki konu hastalıklar. Yani bir takım özelliklerimizden dolayı Allah vergisi olan bu algılama yetisinden
dolayı yeteneğinden dolayı Rabbim verdi bu özellikten dolayı zaman sonra yolda giderken bakın size çok farklı bir şey anlatacağım. Yani bu hepinize lazım olan bir şey. Bugün gelilen seviyede sosyal medya haricinde ağır hastalıklar, işinin içinden çıkılamamış konular, üniversiteden hocalar, ilahiyattan hocalar, doktorlar,
psikologlar tutun da tüm böyle meslek grupların hepsini düşünün. En çok da insanlarla uğraşılan meslekler bakın yaşadıklarımızı anlatıyorum. Bu insanla uğraşılan yani bir öğretmen veyahut bir psikolog doktor veyahut da kalabalıkla uğraşan mesela bir polis gibi insanlarla uğraşılan insanlar
görevler ya da işiniz mesleğiniz ebu bu olacaksa mutlaka zaman sonra eğer sizde bazı soydan genetik veyahut da bazı yapılan metafizik olan saldırılara maruz kaldıysanız zaman sonra aile düzeniniz de bozuluyor, iş hayatınız da yerli yerine gitmiyor, psikolojik problemler ağır hastalıklar, nefes alanmalar kişilik bozukluklarına varana kadar birçok
hastalıklar oluyor. Elif de zaten bu yüzden davet etti çünkü biz önceden beri tanışıyoruz ama hepinizin ihtiyacı olacaktır. Önce geçen haftalarda da Eskişehir’e gittik bir yerde sekiz on on bir yaşlarında medresede çocuklar var korkuyorlar ağlıyorlar ve gittik oradaki bir kardeşimizle görüştük. Sizin belki şu anda dikkatinizi ilginizi çekmeyebilir ama Allah
hızla için can kulayla dinleyin. Çok önemli yani biz de bize verirlerden dolayı sizlere bunu aktarıyoruz ama siz bunu alırsınız almazsınız ihtiyacınız olur olmaz ama mutlaka bir gün gelecek bu lazım olacak. Metafizik olaylar diyelim veyahut da sizler cinler diyebilirsiniz veya her ne diyorsanız deyin her insanın mutlaka ki şeytanı var ve her insanın şeytandan kurtarması gereken imanı var. Elhamdülillah Müslümanız değil mi? Ki biz Fransız şeyleri de Hristiyanlara da anlattık, Yahudiyere de anlattığımız oldu. Gelip yardım istediler. İşte biz bu imanımızı kurtaracağız ya kurtarmak için şeytanın musallatların veyahut da
metafizik saldırılardan nasıl kurtulmamız gerektiğini ne yapmamız gerektiğini herkesin temel düzeyde mutlaka biliyor olması lazım. Ki son on yıldır o kadar çok sosyal medyada bu konular ilerledi ki bir taraftan enerjiciler, çakracılar o kadar
ilerledi ki enerjici ve çakracılar sizler ne soru biraz sonra soruyu sorun. Enerjici ve çakrayla uğraşanlar bile işin içinden çıkamayıp yardım isteyen insanlar oldu. Biz bu konuyu çok iyi biliyoruz demiyoruz ama yaşadıklarımızı insanlara aktarıyoruz. Az önce aşağıda sohbetimiz vardı. Erbakan hocamız zamanında yaşadığı ve
anlattıklarından bahsettiniz. Mutlaka ki bir hizmet yolu da seçtiğinizde hiçbir şey bile yapmasanız mutlaka ki şeytanın epkisine maruz kalıyorsunuz. Bunları bilmek zorundasınız. Diğer taraftan üç harfi diyebilirsiniz, cin diyebilirsiniz veya başka şeyler diyebilirsiniz. Bakın sosyal medyada anınakiler, reptilyanlar diye sosyal medyada
kullanıyorsunuz galiba bir çoğunuz. Ki bunu baktığınızda bunları göreceksiniz. Halbuki birçok aynı olan şeyleri farklı farklı isimler adı altına takmışlar ve insanlara bunu modernizm diye veriyorlar. Birazdan anlatacağım ne demek istediğimi. Tabii biz yaşadıklarımızdan sonra şöyle düşünün. Yolda yürüyorsunuz. Bakıyorum sana sırtında bir tane var. Netafizik olarak düşün. Ya yaklaşım kardeşim bak senin
böyle bir sıkıntın var. Dikkat et dediğinde hemen cincilikle suçladılar. O suçlayanlar hayatında hiç cin görmemişler. Cinin ne olduğunu da bilmiyor. Elhamdülillah Müslümanım benim kitabımda Hazreti Kuran’da yazıyor. Nisler ve cinler. Işte ve zaman sonra insanlara söylemekten ziyade daha sakin olmaya gayret ettim ve zaman sonra
ne dersiniz boyut kapıları mı dersiniz çok mu havalı olur? Yani manevi haller açıldı. Zaman sonra denildi ki Mustafa kalk bunu anlat. Ve yaşım kırk sekiz yirmi iki yaşından beri yedi sekiz sene ne olduklarını anlamaya çalıştım ve o günden beri Türkiye’de dolaşıyor ve bulabildiğim insanlara Allah rızası için anlatıyorum. Ve anlatmamla kendi gayretlerime
Rabbim nasip ettiği kadar olan imkanı gidip ulaşıp anlatıyorum. Bugün gelinen noktada da şunu gördük. Biz insanlara aslında İslam’a davet ediyoruz. Ama nasıl? Bakıyoruz Hacı abimiz veya Hacı ablamız bakın uç noktalardan bahsediyorum. Hastalıkları var, problemleri var. Hani bize ne problemli
gözümüze ilişiyor ya, tevafuk ya. Bakıyoruz. Karnında musallatları var bakış açında. Bakın korkmayın. Emin olun şeytan korkudan çok yaklaşıyor. Korkmayın. Şeytandan korkmayın, Allah’tan korkun. Ve birçok yerde de bunları konuşturmuyorlar. Konuşturmayanların hepsinde imanında mutlaka bir problem
var. Emin olun var. Eğer ben imanımı şeytanla kaçıracaksam şeytanın bütün vasıflarını özelliklerini bilmek mecburiyetindeyim. Ben düşmanımı tanımak zorundayım. Biz size Allah rızası için anladığımız, uyguladıklarımızdan bahsetmeye geldik. Evet birçoğunuz muhtemelen yirmi, yirmi beş yaşları civarındasınız. Belki otuz vardır. Ama emin olun elli, altmış, yetmiş yaşında olan insanlar geldi ve hala da geliyor. Fakat bunlar Müslümanım diyenler. Uzun yıllar geçti. Insanlara anlatan, anlatan, anlatan, bir noktaya kadar anlattık. Fakat bir zaman sonra öyle hâller oldu ki
anlattığımız insanlar Müslüman helalliği bilmiyor. Helalliği biliyorlar. Ama uygulamıyorlar. Müslümana bir şey söylediğin zaman ben bunu biliyorum diyor. Ya iblis de biliyordur. Ama uygulamadan, hayata geçirmeden metafizik boyutuna engel olamıyorsunuz. Metafizik boyutuna engel olamıyorsunuz.
Birçok hastalıklar bakın birçok hastaneden de destek alıyorlar. Bunlar size şaka diye gelmesin ya da Eyyüp’ten İstanbul’dan rica edip buraya kadar davet etmezdi. Ne kadar önemli olduğunu kendi hayatında da uyguladı ve bildiği için davet etti. Arkadaşlar görseniz ya da görmeseniz mutlaka ki şeytan herkese bir bahane bulup musallat olmaya çalışıyor. Namazda dahil. Tabii namazda nasıl musallat olur? Bunu. Bizdeki özellik şu. Tabii biz böyle devam ederken aynı rahatsızlıklarla bu zari hayatımızın hani o seyrin içerisinde birçok insanla yolumuzu kese işte ve bu insanlar da yaşadıklarını algıladıklarının cevabını biz anlatmaya çalıştıkça anladılar. Anladıkça onlarla da bir birlik arkadaş grubu oluşturdu ve Türkiye’nin hatta yurt dışında farklı kişilerle ancak ortak özellik şuydu. Görüntüleri açık. Bir insana baktığında o insanın hastalığını üzerindeki musallat olana dair bunları anlayabilir. Fakat bakın birçoğumuzun maddi problemi vardır. Belki kanser hastalıkları vardır. Kanser hastalıklarında bile bak parça parça geçiyorum konu çok uzun. Hastalıklarında bile yüzde ellisi altmışı normal ııı nasıl söyleyeyim? Metafizik diyelim. Veyahut da şöyle
düşünün. Ledin ilmi belki değil ama ledin ilmi çatısı altında hal ilmi düşünün. Fakat bunun içerisinde farklı dalları da var. Birazdan onları da bahsedeceğim. Çok kısa anlatmak istiyorum. Yani bizim görevimizi anlatmak dinlerseniz. Dinlemezseniz boşluğa da anlatabilirim. Insanlara yaşadığı halleri anlatarak hani şöyle düşünün.
Zamanla geri mi gitme dersiniz ya da geri gidip bilgi almamı dersiniz. Yani diyelim ki rahatsızlık var. Rabbimden talep ediyoruz. Istihare yapıyoruz. Yaptığımızda senin rahatsızlığına ilgili geriye gidip ileri gidip bilgisini alıp iletiyoruz. Hemen şunu yiyabilirsiniz. Madem bunu bilen söylemez, söyleyen de bilmez diye düşünmeyin. Ilim
insanı zehirler anlatmazsa bazılarına görevi anlatmaktır. Ben anlatmadım, bu anlatmadı, o anlatmadı. Belki bir çoğunuzun problemine vesile olacak şifa Rabbimden de anlatmazsa nereden diyeceksiniz? Muhtemel ki içinizden de birilerinin nasilde olacak zaman sonra. Biz görevimizi yapalım da işte
kanser olmuş birinin bile soydan ne oldu veyahutta hangi günah, neyin sebebidir bunları Rabbim müsaade ederse tabii ki öğrenildiği zaman kişiye iletiriz ve bizim görevimiz biter. Size bir olay anlatayım. Arada biraz duralım. Halet’in Tokat Hazretleri’ne gittik geçen beş. Cavi kapalı. Biz dört kişiyiz. O arada bir kişi geldi. Gitti caminin kapsını bir zorla da açık. Cüppeli sakallı bir abimiz. Beş kişiyiz toplam, sabah namazını kılacağız. Caminin ışıklarını açtık. Onun cüppesi ve sakalı olduğu için bir tek yabancıda olan o. Biz dördümüz arkadaş olunca beş kişi namaza durduk. Namaza durduğumuzda ben size göstermek istiyorum. Arkadaşlar konuyu anlayın diye anlatıyorum. Ve hep yaşadığımız konular. Durduk. İmam önde. Biz dört kişiyiz. Tam Allahu ekber diyeceğiz. Bir tane cinli tak imamın arkasına geldi. Olduk beş insan bir şeytanla baskılıyoruz. Şimdi onu görmüyor. Ama biz onu görüyoruz. Bizim arkadaşlarımızın da bu özelliği vardır. Iki tanesi rahatsız, gülme hastalığı yapıyor. Yani geldiğinde üzerinde sürekli gülüyorlar. Tam Allahu ekber dedik. Onları algıladı. Ya iki rekat kılacağız. Iki rekat namazı tamamlayamadık. Onu gördüler ya imam secdeye gidiyor,
secdeye gidiyor, rüküye gidiyor, rüküye gidiyor. Gülmekler namazını yarada bıraktılar. Zaten bilhamsızlıkları var. Ve nasıl? İmam bozuldu. Ve bitince onlar dedi ki gidin abdest alın, tekrardan namazını tekrarlayın dedi. Hep size döndü. Hakaret edecekti. Dedim ki hani adam sakallı ve cübbesini güvenerek. Dedim ki bilir ya Hazreti Kuran’a iman
etmiş adamı yani. Insler ve cinster ne yazıyor bilir. Dedim hocam cinniği vardı arada onu algıladılar dedi. Hani Müslüman ya. Öyle diyene kadar adam başladı. Siz şarlatan mısınız? Siz havasçı mısınız? Böyle şeylerle insanları kandırıyorsunuz. Ya kendimi izah edemedim. Bakın bir Müslüman’ı izah edemedim. O Müslüman’ın kitabında yazıyor bu. Ama kabul etmiyorlar. Birçok metafizik olaylar, birçok saldırılar. Medrese’ye gittik. Önceki hafta ya kabalacılar boş durmuyor. Şeytan boş durmuyor. İster Vatikan deyin, isterseniz ııı İsrail deyin, ne diyorsanız deyin. Ama bunlar boş durmuyoruz. Sizler bunları görmüyorsunuz. Zaman sonra
ağrılarınız, sıkıntılarınız, ruhsal bunalımlarınız, yanlış karar vermeleriniz, ani sinirlenmeleriniz, gece uyuyamamalar, huysuz bacak sendromu dan tutun da birçok hastalıklara sebep oluyor. Buraya kadar dedim, anlattım. Çok uzun anlatacağım şey var ama dönelim diğer boyutuna.
Elhamdülillah Müslümanız. Fakat ateizm, deizm o aldı başını gidiyor diyorlar değil mi? Işte Z kuşağı Kim ne yapıyor Z kuşağı için? Ahlayıp ahlamaktan başka? Dedik ya biz çıkalım Allah rızası için bizim eğitimimiz anladığımız, gördüğümüz bu olduğu için bunu anlatalım.
Öyle ya Allah rızası için elimizden eğitimimiz bu. Bunun içinden geçmişiz. Gördüklerimizi, yaşadıklarımızı anlatsak yeter. Hatta sosyal medyadan İngilizce karakterle sinerji, kendiyaz yazarsanız özellikle Spotify’dan tavsiye ederim. Hepsi birebir yaşanmış, yaşadıklarımız ama düşük seviyede anlattık. Konuları bir dinleyin. Bakın yaşanmış. Öyle olaylar var ki belki inanamayacaksınız. Belhasıl gençlere ulaşmaya çalıştık. Bakın siz çok iyisiniz ha. Gittik. Ben diyor inanmıyorum. Başka bir yere gidiyoruz, inanmıyorum. Ya arkadaşlar hangi ayetten bahsedeceğim? Hangi kitaptan bahsedeceksin? Kitabımızı nasıl
anlatacaksınız? Inanmıyorum diyor. Bitti. Oraya kadar. Inanmıyorlar. Bunun üzerine Anunnakileri soruyor, Reptilianları soruyor, uzaylıları soruyor, Netavörsü soruyor veyahut da başka işte real karnasyonu soruyor. Bu sefer başladık. Bunlarla ilgili ki keza enerjiciler de enerjiyle
uğraşanlarla ya Hinduzi gelmişler burada Müslüman mahallesinde sizin mahallenizde salyon mu sapıyormuş? Enerji çakrağı. Altyapısını biliyor musunuz? Uzun yıllar bunların da her söylediklerinin karşısına karşılığını koydum. Ama metafizik boyutunda bakın onlar da görüyor. Sonra
tekrardan araştırma algılama sadece Müslümanlardan olur diye. Bir gittik ki hani cep telefonundaki uygulamayı herkes inanıp indiriyor ya. Yani Müslümanlığı iskeami diye ayırmıyor. Cep telefonu alıyor. Aynı onun gibi insanlarda olan fıtrat var. Allah belirlisi. Eğer o kişi inancısızsa o özellik şeykani hatta bağlanıyor. Oradan destek alıyor. Nasıl destek verdikleri, nasıl bağlantı kurdukları, işte buradan rüyalar, kontrollü rüyalar gibi çünkü psikolog bunların söylediklerine varana kadar enerjicilerin söylediği kelimeleri varana kadar ya elementer diyorlar. Cinni diyemedikleri için çünkü cinni dese Hazreti Kur’an’ı tasdik edecek. Başka isimler adı altında aynı şeyleri anlatıyorlar. Biz gusül abdesti
alıyoruz, namazımızı kılıyoruz, vücudumuzun içinde metafizik olarak bir rahatlama oluyor, ruhumuz da rahatlanıyor. Yani vücudun besini yediğimiz yiyecekler ruhun gibi ibadet, zikir, dua. Onlar da sabah erken kalkın diyor, şu sporu yapın, bunu yapın. Bir araştırdık ki yani
diğer gözlere baktık. Yoksa bu kadar kitaplar okusak, okuduğumuz kitap birinin fikirleri olacak. Allah rızası için Rabbimizden talep ettik, istihare yaptık. Talep ettik, istihare yaptık. Bu zamanda doğru ve sağlam kaynak bulmakla çok zor. Kimin hangi arkadan ne görüşü var, bilmiyorsun ki bir de bunu anlatan insanların kendi yaşamış olacak.
Tahmini bir şey konuşulmaz. Veyahut da beş vakit namazı kılana baktığınızda yüzünde bir nur olur değil mi? Veyahut da bakar ya bunun yüzünde hiç nur yok. Işte o. Onlar da neye yönlendiriyorlar? Iyilik yapmaya yönlendiriyorlar. Iyi olun, insanları affedin, merhamet edine getiriyorlar. Affetmeyi yönlendirince bir araştırdığımızda Efendimiz aleyhisselamın hadisi şerifi merhamet etmeyene merhamet
olunmaz. Merhamet olunmazdan bir girildi, bir bakıldı ki tabii bu istiharelerle daha iyi anlamaya çalıştık. Insanın yapısını iyilik yaptığında sonradan sadakayla olan konuyu daha iyi anladık. Şeytan titriyor ve eriliyor. Eriyor. Kefaret oluyor. Bakın zekatı demiyorum ha sadaka. Onu
vermek zorunda değilsiniz ama Allah rızası için verdiğinizde üzerinizdeki hastalıklar dökülüyor. Bunları da araştırınca bu defa enerjicilere cevap vermeye gayret ettik. Yine psikiyatri psikologlar farklı görüşte olanlar derken zaman sonra gençlerin sorduğu sorularla meşgul olmaya başladık tamamen. Çünkü selam veriyorsun o selamını almıyor. Müslüman değil ki yani o anda ayetten bahsedemiyorsun. Ayetten inanana bahsediyorsun. Sorduğu sorular oluyor. Belki sizin düşünemeyeceğiniz, aklınıza gelmeyecek. Ya Allahuteala bizi niye zulmediyor
diyenler var. Bu kadar yeryüzünde çocuklar ölüyor. Niye buna sahip çıkmıyor diyenler mi ararsınız? Ben hangi anne babadan ne zaman dünyaya gelmek istiyordum? Bana sorduğumu ki bu bir zulüm diyenlere karşılaştık arkadaşlar. Ama Allah’ın izniyle o soruların bir tane sorumuz kaldı mı hocam? Cevaplamadığımız. Tek bir tane kalmadı. Ha ne oldu? Istihare. Istihareyi biliyoruz değil mi? Istihare uyurken bir şey uzatmayacağım vardır ama bir de bunu uyanırken yapabildiğinizde işte burada da çok önemli. Müslüman olanlarda da şeytani hat olabiliyor. Musallattır. Bağlantıya geçerler. Hani şizofrenler veya hastalar bir takım varlıklar gördüğünü veya karabasanlar bastığını ııı
işte arkasından biri geçtiğini veyahut da gelip onla konuştuğunu mesela duymuşunuzdur. Bakın arkadaşlar bunlar olduğu gibi gerçek. Gerçekten varlar. Ancak eğer biz inkar edersek faydalanamayız. Ve bir arada araştırmamızı ne yaptık? Neden? Neden bu ilim kullanılmıyor?
Diye bir baktık ki geriden eğer Müslümanlar namazını kıldı, tövbesini etti, alnını secdeye koyduğu zaman hemen hemen hepsinde bu özellik var. Bakın şuradakilerin var ya eminim yüzde ellisi, yüzde altmışı bunu uç noktada yapabilir ama bilmiyorsunuz. Bilmediğinizde de onların saldırılarından kurtulamıyorsunuz. Kurtulamadığınızda da
bocalıyorsunuz. Ya biz Müslümanız, bir iş yapacağız. Yapacağımız iş hayırlı mı değil mi diye istihare edeniniz var mı? Müslümanların ilk önce bunu yapması lazım. Yapan var mı? Veya burası bir eğitim kurumu değil mi? Üniversite gidiyorsunuz. Gittiğiniz bölüm hayırlı mı değil mi diye hiç sordunuz mu Rabbinize? Hiç alnınızı secde koydunuz ya da istiharenizle. Ya da seçtiğiniz bölüm mü doğru ya da hangi
bölüme gitmeniz gerekiyor diye sordunuz mu? Bakın farklı bir şeyden anlatıyorum. Herkesin kendinin yapabileceği bir şeyden anlatıyorum. Veya evleneceksiniz. Eşiniz sizin için hayırlı mı? Sorabildiniz mi? Hepinizin özelliği var. Çünkü Müslümansınız. Keza Müslüman olmayanlarda bu özelliği üst perdeye çıkmış olanlar falcı olmuş, taratçı olmuş, enerjici olmuş, duru görü diyorlar, avrolara açık diyorlar, çakraları böyle olmuş diyorlar, onları da inceledik. Bütün Hinduzim veyahut da çakra bütün bunların hepsinin temelini geldiğinde hepsi Müslümanlarda toplaşıyor. Fakat bizim Müslümanlara kesinlikle bunları anlattırmıyorlar, bilinmesi istenmiyor. Ne zamandan beri? Bin altı yüzlü yıllardan beri. Bin altı
yüzlü yıllardan beri kademe kademe kademe üstü örtülmüş. İçinizdeki cevheri bilmiyorsunuz. Ya siz Efendimiz aleyhisselamın kardeşlerin dediği insanlarsınız. Öyle değil mi? O yüzden siz imanınızın size getirdiği bonusları puanları kolaylıkları bilmeniz ve ulaşmanız gerekiyor. Ve o manevi hattan bakın hepiniz de var. Az ya da
çok. Kimi telsizle konuşur, kimisi telgraf çeker, kimisi görüntülü konuşur ama hepiniz de var. Hiçbir Müslüman yok ki olmasın. Ve siz imanlı olduğunuz için bu da daha da gelişir. Herhangi bir hastalığı olan yok mu ailenizde? Ağlınızı secdeye koyduğunuzda Rabbimden talep ettiğinizde bunun size görüntüsü de gelir, sesi de gelir, rüyada da gelir ama mutlaka gelir yok gelemediyse eğer mutlaka Allah’u Teala’yla ilişkilerinizi bir kontrol edin. Hep onun dediği olacak. Acaba arada siz mi dediğinizi yapmaya çalışıyorsunuz? Neden onu sağlam kuramıyorsunuz? Halbuki yapacağınız her işi, her şeyi sizi yaratana sorabilirsiniz. Bakın bu falcılık değil, tarotik değil, cincilik değil.
Bunlar ayrı ayrı şeyler. Adamlar diyor ki cinci ya sen cini hiç görmedin ki. Sen mani ve hatta girdiğin zaman ilk insandır bir de iki de cinlerdir, kabir hayatıdır, evliyalardır, velilerdir. Kademe kademe gider. Görürsün, bilgi de alırsın. Ama rüyaları düşünün. Şeytani rüya vardır,
Rahmani rüya vardır. Rahmani rüyada bile şifreli gelir bir de bunun yorumlaması vardır. Yıldızname var, haktır yıldızname. Ama yıldıznameyi de doğru anlayıp doğru çözen doğru manalandır, manalandıran vardır. Eyüp kardeşimizin daveti bundan bu kolaylığı gördü, anladı, öyle değil mi? İstedi ki Allah rızası için ya dedi bir anlat bizim de anlatmaya ihtiyacımız var. Birçok hastalıklarının sıkıntılarınız toparlanabilir. Ama doğru şekilde ne yapmanız gerektiğini bilirseniz. Bakın bizim bir arşivimiz var. Ortalama her yüz kişiden doksan tanesi ilenmiş. Kimisi üç ayda, kimi üç günde, kimi üç yılda. Emin olun doktorların
müdahale edemediği kanser vakaları bile düzeldi. Bakın doktor raporlarından bahsediyorum. Mümkünse de görmek isteyin, EYÜB’e ulaşın, onun üzerinden istediğiniz arşivi isteyin, belgelerine girin. Bunu nefsinize karşılık söylüyorum. Çünkü nefsi de ikna etmek gerekiyor. Işte az önce yine sohbet ediyorduk, Erbakan hocamın konularından
bahsediyorduk. Ya başarılı olan insanlar mutlaka ki bu ilimden kullanır. Ha imansız olanlar da yine kullanır. Bu kanaldan şeytani tarafından kullanır. Zannediyor musunuz ki bu kadar ııı icat olan teknolojiler ve bütün bunlar burada bulundu. Elektriği bulan adam bile rüyasında gördü elektriğin ne
ne bulması gerektiğini. Nikola Testa’yı inceledik bir dönem. Maneviyat’a girdin mi? Manevi hattın içine oradan müsaade edilirse bütün her şey ama sorduğun Allah rızası için olacak. Insanları da faydalı olmak için kendi şahsi menfaatine zerre kullanamazsın. Bütün bilgiler geliyor. Bakıyorsun ki bunun altyapısı bu ve insanlara faydalı
oluyoruz. Çok basit bir şey oldu. Ben kendi yaşadığımı darbe gecesi hemen istihare yapmak istedim. Rabbim yardım eyle. O anda bir aksakallı dede diyoruz ya gerçekte var geliyor arkadaşlar emin olun. Geldi dedi ki evladım darbe olmayacak dedi. Bir iki arkadaşım aradı. Dedim bak darbe olmayacak darbe gecesi. TRT’de bildiri okundu beni yine aradılar. Hani olmayacaktı? Olmadı diyor. Olmayacak. Ben o
arada köpeğe gitmeye çalışıyorum. İstanbul’da oturduğum için. Hayır dedi. Sen dedi Aksaray’a git. Bakın gideceğim yere bile yönlendirebiliyor. Türbeleri ziyarete gidiyor musunuz? Harakan Hazretleri çağırıyor. Karsa gidiyorum evladım bunu bunu yap. Beyazıt Bestami Hazretleri çağırıyor. Aynı. Yani Eyüp Sultan Hazretleri, Emir Sultan Hazretleri yani emin
olun konuşuyorlar. Bakın yani Müslümanım yani Müslüman yemin etmez çünkü sözüne itimat eder. Gerçekten anlatıyorlar. Ne olur şunu şu ilme merak sarın. Çünkü birini Müslümanlığa davet ettiğinizde artık ayet ve Kur’an’dan ayet veya hadis dinlemek istemiyorlar. Size sordukları
sorular. Allah’u Teala o kadar adil olsaydı işte burada bu çocuk ölmezdi. Veyahut da burada bu zulüm olmazdı gibi. Ya bir tanesi geldi diyor ki insan olmayı diyor. Ben mi seçtim diyor. Bu bana zulüm. Ben diyor burada günaha giriyorum diyor. Cennem atacak beni diyor. Bana diyor zulme diyor. Dergah dergah. Meclis meclisi dolaşmış. Çok şükür beş dakika müsaade istedik. Beş dakika sonra öle değil Mustafa senin
oradaydı. Senin arkadaşındı galiba. Sorduk istihare yaptık. Cevabını verdik ve bir sürü dua ederek de bak şahitlerimiz var. Yani manevi hatta girdiğinize şöyle düşünün. Kainatın kurulmaz bak dünya demiyorum. Kurulmasından bütün her şey dijital kütüphanede Allah rızası için talep ettiğinizde talep ettiğiniz bilgili Rabbim müsaade ederse o bilgi size gelir. Ama burada yine insanların hayırına yine kendiniz içinde gidin. Şimdi bunalımlar ve sıkıntılar olabilir, problemler olabilir, hastalıklar olabilir. Allah rızası için bu ilmi bir düşünün. Anlattıklarımı düşünün. Bu cincilik değil, bu havas ilmi asla değil. Havas ilmi ledun ilminin içinde bir daldır. Tıpkı yıldızname gibi. Bu farklı bir şey. Hal ilminden bahsediyorum. Her gören ya geçende bir oldu baya. Şu anda bilindik bir tarikat lideri arıyor. Diyor ki Mustafa bir kişi diyor ki Mehdi’liğini ilan etmiş nedir bunu diye istihare yaptık, sordum. Şu geldi cevap. Doğru söylüyor ama gerçek değil. Ben de sessiz mesaj attım. Dedim ki doğru söylüyor ama gerçek değil. Hemen
döndüler. Nasıl doğru söylüyor? Bakın dedim. Bu onları görüyor. Onlarla konuşuyor. Onlar uyurkenler normalde de birçok yerlere gösteriyorlar. Onun istediklerine göre yani bu iyileşsin istese iyileştirirler. Onun da alt yapısını araştırdık. Onu da anlatmak isterim öyle vakit olursa. Yardımcı bakın şeytan yardım ediyor. Ama onunla konuşa konuşa konuşa en son diyor ki sen diyor mehdisin. Söyledi
doğru ama gerçek değil. Doğru çünkü bu o kardeşimiz gördüğü için kendisine anlatılanı doğru biliyor. Eğer kandırıldığını bilse öyle bir şey demeyecek. Bakın o da kandırılmış. Ama dedim gerçek değil onu kandırıyorlar. Şimdi demek istediğim bunun gibi çok erzem çok ağır konularla ilgili yani ııı bizim sohbet ettiğimiz arkadaşlarımız kesinlikle doktora gitmiş olacak. Ağır tedavilerine girecek doktorun müdahale edemediği veyahut da psikiyatrisin psikologların artık itlere yaslandığı noktadan sonra. Çünkü ne yapıyoruz biliyor musunuz? Helallik, tövbe, beş vakit namaz Ergen size anne babaya davranmışlar yani Rabbimin bize bildirdiği emirleri söylüyoruz. Ama arka planında kişiyi hasta eden negatif mi dersiniz? Veya her ne diyorsanız hepsi aynı noktaya geliyor. Işte onların yani şeytan sizin üzerinizde ruhsat ediniyorsa mutlaka ki sizin ya da soydan ya da bilerek bilmeyerek işlediğiniz günahlar var. Ve miras yoluyla geçtiği gibi anne babadan da geçebiliyor. Işte kardeşlerim bizim gençlere şu anda dinimizi tebliğ etmek istediğimizde ya da Müslümanlığı ya da İslam’ı anlatmak istediğimizde onlar zaten inanmadığı için kabul etmiyorlar ama Allah’ı Teala’yı suçlayıcı sorular
soruyorlar. Işte bunların da cevaplaması ya çok iyi araştıracağız, okuyacağız. Birçok görüşleri, tefsirleri ya da istihar eden hal ilminden destek alacağız ve cevabını vereceğiz ki ikna olsun. Biz bu yolu seçtik Allah rızası için ve bu yolla eee hani Rabbimin hikmeti ancak bizler da dua ettik ve gayret ettik. Inanılmaz şekilde de Rabbim
bizleri destekledi ve çok ciddi de dönüşümler oldu. Biz sadece anlattık, hidayete erdiren Rabbim. Ancak kişilere kendi hayatını, duruşunu, inanışını analiz etmesine vesile olduk. Veyahut kolunu oynatamayan, yürümekte problem olan, sürekli baş ağrıları olan yani doktordan bile netice alamayan insanlar en çok sevdiğimiz insanlar çünkü
namazını kıl desem kılıyor. Ama doktora gitmediyse ya da daha gidecek yeri varsa ya şimdi namazı kılana kadar beş vakit ben diyor bir doktora gideyim diyor. Bak hep böyle oldu. Teslim olan insanlar mecbur kalınca oldu. Zaten mecbur kalmadan teslim olanlar kendileri dua ettiğinde zaten Rabbim şifayı gönderiyor. Son bir şeyle bitireceğim, ara
vereceğim. En çok zorlandıklarımızdan bir tanesi şu. Müslüman okuyor. Öncelikle ayet ayküsü okuyor, felak okuyor, nasıl okuyor? Psikolojik o şeyleri gitmiyor, darlanması gitmiyor. Algılıyor, karabasanlar basıyor vesaire diyorlar. Çok farklı isimlendiren var. Iyileşmiyorlar.
Bakın imanları sarsılmış. Müslüman felak nasıl okuyor? Ayet ayet külsü okuyor ve iyileşmiyor. Başka ne yapacağını bilmiyor. Gidecek yeri yok. Iyileşmiyor. Işte bu insanları kaybetmek üzere oluyoruz. Ben diyor okudum diyor bu kadar okudum ben diyor iyileşmedim. Öyle değil mi Mustafa? Yani en baştan kapı kapı gidenlerden bir tanesi sensin. Sonradan
dost olduk. Kardeş olduk. Dedik ki sen bu sıkıntıları yaşadın, toparladın. Yani yıllarca ne çektiğini anlatsın. Keza Turgut abi de öyle. Vertigo’yla geldi ki vertigo’yla hiç alakası yok. Ve çevremdeki insanlar hep böyle insanlar. Şimdi Allah rızası için ben size anlattım. Rabbim doğruyu anlamayı, uygulamayı, hayatımızı
geçirmeyi ve anlatmayı nasip eylesin. Allah razı olsun. El Fatiha. Allah’ımın sınırını seversen. O bizzat geldi. Ben gözümle şahit oldum. Evet. Kibritle beraber eee cinniği uzaklaştırdı. Kalının bedeninden. Şimdi bu gayet normal bir şey. Yani şöyle kısa bilgi vereyim bununla ilgili. Üzerine musallat olan bakın cinniği dediğimiz önce onu anlatayım. Cinni dediğimiz beni
görüyorsun değil mi? Veya ben seni görüyorum. Senin duman hali vücut olarak da aynı. Fakat orada bir şey var. Şimdi bu tarihi eserlerde şeyler var. Iıı kazılarda veya sümer tabletlerinde hani koç başı yılan kafalı falan haller vardır. Biliyor musunuz? Evet. Yarı hayvan, yarı insan gibi durur. Halbuki onlar ııı reptilyanlar. Veyahut da şöyle söyleyeyim.
Hani Yecüç Mecüç’te gelecek ya. Yecüç o zamanın Yecüç Mecüçleri. Yani konu uzun. Detaylarını anlattığımda anlayacaksınız. Yani yarı hayvan, yarı insan şeklinde olan zaten olanı oraya çizmişler, karakterize etmişler zaten. Şimdi bir bunlar var. Yani biz onları ifrit diyoruz. Hani görenler mutlaka vardır. Yılan şeklinde kertenkele, örümcek şeklinde gibi işte ağzı dişi çok uzundu, tüylüydü, maymuna benziyordu vesaire vesaire bir araştırım böyle söyleyeceklerdir. Bunlar ifrit olanlar. Şöyle cinnilerin şimdi insanlar gibi Müslümanı var, Hristiyanı var, Afrikalısı var, Rusu var, Amerikalısı var vesaire değil mi? Çinlisi var, farklı farklı. Onlarda da aynı şekilde şimdi normal cinnidir çünkü ifrit
olsa gitmez. Ifrit olması da şudur. Mutlaka ki ruhsatlı bir ya bir günah vardır. O güneha binaen gelir. Ama okununca gitmez. O okununca niye gitmedi nizadebilirim biraz sonra. Işte eğer normal cinniyse hani oradan geçiyordu çünkü çok fazla var. Toplu iğneyi atsanız onlara değmeden yere düşmez. Normal cinni olduğunda madde olarak senin yaktığın ateş bile onları etkileyeceği için bakın ateşin dumanın olmasına rağmen ve okunduğunda görevler manevi ordudan geldiğinde bunlar uzaklaşır. Uzaklaştıklarında o insan rahatlar. Zaman sonra tekrar gelebilir. Veyahut da o kişinin çok yaşadığımız konulara binaen söylüyorum aslında tecrübeye binaen. Işte kişi rahatsızdır ona gelmez. Çünkü o yine okuyacak ya da o kişiyi arayacak ya da zarar görecek cinni burada. Bu sefer onun eşine, çocuklarına haneye musallat olur. Başkalarını dolaşır. Hani gözler ızak, ırak ama konunun içinde olur. Ve başka hastalıklar olur. Veyahut da diyelim ki kolu tutmuyor tamam mı? Okundu buradan çıktı kalbe gelebilir. Bakıyorsun ki üç ay sonra kalp rahatsızlı olmuş. Sadece yer değiştirmiştir. Fakat manehal ilminde ııı Salih Memişoğlu’nun yaptığı uzaklaştırmayı kesinlikle tavsiye etmiyorlar. Konunun neden etmiyorlar. O yanlış bir teknik değil. Ama bizde o şekilde değil. Tespiti yapılır,
onların gelisi, onlar kimdir, neredendir, soyu, kabilesi, cinsi nedir? Aynı zamanda bunlar neden ruhsat almışlar? Bakın şeytan ııı iblis Allah’u Teala’dan müsaade aldı. Bakın araştırın bu konuyu. Neden besmele çekiyoruz? Konuya geleceğim aslında. Çünkü Allah’u Teala ismim anılmayan her şeyden yiyebilirsiniz dedi şeytanın. Sen besmele çekmeni her şeyi senin karnında olsa bile yiyebilir. Sen faizle kredi kartıyla karnını doyurduysan sen oraya girebilir. Bunun metafizik gözüyle gördüğünde adamın bakıyorsun ya zinaya gitmiş kasık damarların içinde dolaşıyor, yılan halinde, solucan halinde. Adam hırsızlık yapmış, sırtına buraya örümcek kertenkele timsah gibi yapışmış yani bakın bir
ve ikide bir insanlar ikide cinniler boynutunu aynı anda gören insanlar hasta olur, şizofreni olur, psikolojik rahatsızlıkları olur. Ama bunu buradan baktığında manevi taraftan bu tarafa bakarsa o insanlarda rahatsızlık olmaz. Belir bir zırhlama içinde ve onlar bilirler kimden çekineceklerinin çekinmeyeceklerinin kimin zarar
verip vermeyeceklerini. Hal ilminde onların neden geldiği öğrenilirdi. Geçmişte bu olmuş veyahut da zamanında bu rahatsızlığı yapmışsınız bu olmuş gibi söyler ve ona müdahale eee önce kendisinin toparlamasını, tövbelerini ve yapması gerekenleri yani bakın Allah’ın hakkıyla ilgili ise tövbe dersin şirke girdiysen ya da gizli şirke tövbe dersin Rabbim kabul ederse manevi orada da sen Bismillah demeden daha niyetlendi mi gelir ferahlamaya başlarsın ama yapmadıysan okusan bile okudukça çıldıran insanları biliyorum ayetleri okuyorlar. Evet. Okudukça çıldırıyorsa bakın bunlar bizleri ııı kişilerin dünyasının içinde yaşayarak gözlemliyoruz. Senin üç dünyada girip oradaki hareketliliği sana anlatıyoruz. Sen okudun ama manevi ordu sana yardım etmedi geldi. Çünkü okudun davet ettin geldi ama Rabbim müsaade etmedi. Çünkü senin şu günahının karşılığı ama bunu Rabbim müsaade ederse söyleyebiliyoruz. Anladınız mi? Yani işleyiş öyle hani aldım kestim yaptım. Bir de şu vardır. Bakın diyelim ki birisinin üzerinde var.
Musallatları var. Hasta, rahatsız her yeri dağırıyor. Sorduğunda hal ilmiyle bu sefer bakın maneviyat adalet tedarazisiyle birlikte dolaşıyor. Ayetler kürsü, kürsü bakın mahkeme kararı oradan. Görevleri orada. Ayetler kürsü okuduğunuzda onlar mahkemeni gördüklerinde ya
oradan suçlu çıkarsan işte çıktığında bu sefer yardımcı olmuyorlar. Cinli de olsa şeytan da olsa ifrit de olsa kim olursa olsun manevi mahkeme görülür. İfrit oradan diyor ki bu diyor yalan söyledi diyor. Bu buna iftira attı. Benim ruhsatım oradan diyor. Bu sefer işte o ayetlere okunulur gelen görevler melekler olabilir, evliyalar, hadimler, hiddamla fark etmiyor. Gelen manevi görevler bu sefer
dokunamıyor. Rabbi müsaade etmiyor. Evet şeytan ama doğru söylüyor. Neden ruhsat edildiğini söylüyor. Allahuteala diyor bize müsaade etti. Bakın şeytana müsaade edildi. Işte şeytana müsaade edildi ama size de Rabbim bize de Rabbimiz emretti. Namaz kılacaksınız, yalan söylemeyeceksiniz. Yani Rabbimizin emirlerini düşün.
Işte o emirler biz şeytandan korunalım diye. Ama biz Rabbimizin dediklerini yapmazsak biz o zaman onlara kapıyı açmış oluyoruz. Diğer taraftan da sen şeytanı suçluyorsun. Şeytan zaten insanların imanlarını alarak kaç kişinin imanını aldıysa onunla övünüyor o kadar da derece sahibi oluyor iblisin karşısında. Yani okunduğunda maneviyat mahkeme kurar. Çünkü şeytan da olsa yine dokunmaz. O da kul Allahuteala’nın ilmiğinde o da kul. Şeytan da cinni de kul. Insanda kul. Işte bunun için tövbelerimizi yapmamız lazım. Insanlara haksızlık yaptıysak, malını çaldıysak, ne bileyim küfür ettiysek ve bir şeyler yaptıysak her yaptığımızı düzeltmekle mükellefiz. Çünkü niye? Günahı işlediğin an cezası başlıyor kardeşim. Eğer sen ölene kadar onu bitiremezsen hastalıklar sıkıntılarla onu ödeyemediysem kabir hayatında da ateş senisi bekliyor. Orada da bitiremezsen cehennem seni bekliyor. Işte biz günahlarımızı kendimize gerçekten teslim
olup ya biz bunu yaptık deyip tövbe etsek Rabbim af ederse o andan itibaren de o zaman işte dualar, zikirler devam edelim. O zaman başlıyor ruhumuz gelişmeye ilerlemeye ve bu sıkıntılardan kurtulmaya başlıyoruz. Sen hem okumayacaksın, alnında secdeye koymayacaksın, her türlü faizi alacaksın, vereceksin. Hastalığınca gideceksin bir kula, sana
okuyacak, düzeleceksin. Bu kadar mı mantığınız çalışıyor? Kul ne yapabilir? Bakın bizim de yaptığımız sadece analiz. O da Rabbim müsaade ederse kaybolan bir şey var. Sordular istihare yaptığında karşına cevap geldi. Biz dedi cinci miyiz dedi evladım sen bilmiyor musun? Söyle ona dedi. Birisi geldi
ondan şey istedi. Eee altın istiyor. O da vermek istemiyor. Altını bilezi kenarda duruyor. O kişi de gidiyor bankadan kredi çekiyor. Müslümana yardımcı olmadı. O para ona lazım değil. Ondan sonra da malımı çalıyorlar. Ondan sonra arıyor. Yandım bittim. Hani bir samimiyette var ya arıyorlar işte. Şu oldu bu oldu. Ya ne oldu? Sen Allah’ı Teala’nın dediğini yapmadın ki. Maldan kibire düştün. Hadi zekatını verdin vermedin onu da geçtin. Sen birini günaha ittin. Hani birbirimize yardımcı olacağız? Insanlar birbirine yardımcı olmuş olsa, destek olmuş olsa faize gerek kalır mı? Faize gitme sebebi benim günahım, senin günahın. Birbirimize sahip çıkmadığımız için. Ve dünyada kıtlık yok. Bütün insanlara iniyor. Bazı insanlar bunların fazlasını yiyor. Diğerleri o yüzden aç kalıyor. Mümkün mü ki Allah’ın Teala karıncanın bile rızkını gönderirken bizlerin rızkını göndermeyecek. Hal ile eee hal ilminde manevi tarafta olan manevi eee bilgilerde bu sefer senin söylediğin değil. Neyse o anlatılır ve biz de bunu
sadece iletiriz. Ama her halükarda bu ilmi araştırın. Ama bu ilmi araştırdığınızda real karnasyonla tutun da dejavudan tutun da fal tarottan tutun da bütün falcılar, nusgacılardan tutun da bütün konuların hepsiyle ilgili bilgiler edinirsiniz. Arkeolojimde yardımcı lindalarında bir tane
arsızlık. Ya bakın eee insanlara mesela şu anda İslam’ı tebliğ edeceğiz diyoruz değil mi? Peki neden Müslümanlar özünü kaybetti? Çünkü bilimle teknolojiyle birleştirmedik. Hazreti Kuran’ın yazılı yönü var. Biliyoruz değil mi? Hadisi
şerifler var. Işaret yönü var. Mesela geçmiş Lut kavminde bu oldu. Sonucu böyle oldu. Işte Şöhi peygamber döneminde bu oldu, bu oldu. Salih peygamber döneminde bu oldu, bu oldu. Öyle değil mi? Deve çıksın istediler. Deve çıkınca bu sefer deve sularını içti, bir sürü kestiler deveyi falan. Işte bir işaret yönü var. Sonra ebcet yönü var. Matematiksel
yönü var. Bir ayeti aldığında ebcet hesabınızı yaptığınız siz illaki işiniz düşecek. Ben de size sırıtacağım. Düştüğünde hesapladığınızda her dönemde size lazım olanı verir matematiksel olarak. Ebcet hesabı. Ama bir de hal ilmi var. Hal ilmi neydi biliyor musunuz? Rabbimden isterseniz ister uyurken ister normalde. O size görüntü olarak, ses olarak ya da sorduğunuz konunun görseli olarak o size düşer. Yani niyet ettiniz Rabbimden talep ediyorsunuz. Diyelim ki babanız rahatsız. Diyelim ki başı ağrıyor. Bir bakıyorsunuz bir yerin içindesiniz, içinde bir sürü farklı canlılar var. Veyahut bir yerde tıkalı damar
var. Veya bir yerde pıhta atmış. Görürsünüz. Ama bu tüm insanlarda var ama tüm Müslümanlarda ya direkt açık var ya. Işlediğimiz günahlar, yaptığımız hatalar o hattın önüne duvar oluyor. Işte bunları temizlememiz gerekiyor. Bunu kullanmasını bilen insanlar işini gücünü düzenle göre, ibadetin her şeyini buna göre düzenliyor ve insanlara faydalı oluyor. Yine Müslüman olup şeytani hattan olanlar da var. Günahı vardır, hatası vardır. Hak hukuka dikkat etmez. Kendini toparlamaz. Musallat olmuştur. Bu özelliği açıktır. Imanlı ama başka yönlere gidenler de var. Onun için bu ilimle alınmayacak bilgi yok. Yeter ki Rabbim müsaade etsin. Siz de onu Allah rızası için kullanın.
Işte bu ilimle insanlara cevap verebilirsiniz. Teknolojiden uzak kaldık. Teknolojiyle Hazreti Kur’anı halbuki şu andaki teknolojiler Erhal ilmiyle bir ayetin tefsirini okuduğunuz da bu değil bundan sonraki yüz sene sonraki hali anlatıyor şu anda. Şu anda bağlansın biriniz o imkanı varsa. Buradan yüz sene sonraya kadar gelişmiş gelişecek
teknolojiler olacak mücadeleleri anlatıyor ama aynı ayeti yüz sene sorduğunuzda anlatımı değişecek başka bir şey anlatacaktır. Yani her dönemi anlatıyor. Lazım olan dönemi anlatıyor. Allah razı olsun soracağınız şey varsa bildiğim kadarıyla anlatmaya çalışırım. Bir daha tekrarlamışsınız. Mersin’deki var olan Tarsus kazısı kazısıyla ilgili. Evet. Şimdi çeşitli divayetler var. Şöyle söylüyoruz.
Göğsü Anadolu’yu görüyoruz. Önceki dinleri de ilgilendiren yani orada ahi sandığı olarak düşünmeyin ama ahi sandığına yakın önemli olan Hristiyanlık’la alakalı Yahudilik’le alakalı birtakım belgelerle birlikte birtakım metafizik kapıların anahtarı diyelim. Kapısı kapı kendisi değil ama
kapıya gidecek anahtarlar orada. Bu kadar söyleyeyim. Fakat şunu unutmayın. Bakın Adem babamızı biliyorsunuz. Şid peygamberi biliyorsunuz. Tek olan en son oğludur. Şid peygamber. Sonra İdris peygamber vardır. İdris peygamber hani Anokta derler, Hermes derler, hani farklı Yunan mitolojileri falan. Bu arada burada bir duralım. Yunan mitolojisindeki tanrılar yok mudur? Eros falan bilirsiniz gençler. Bunların altının aslında nereden geldiğini, hangi dönemlerden geçerek geldiklerini de araştırdık. Ama bu ilimle. Çünkü bir kaynak bir kitap okuduğunda altı ay bir sene sürer. Yüzlerce kitap okuyacaksın ama herkes kendine göre yazmış. Hani doğru olanı
kısa sürede alamıyorsun ama hal ilmiyle niyet ettiğinde üç beş günde o yüklenebiliyor. Onların çift iş noktaları İdris peygamberin dönemine gidebilir. Bunu niye açtım konuyu? Işte gel Nuh aleyhisselam dönemini o dönem Nuh tufanından sonra Nuh tufanından sonra DNA sarmalı
bizimle aynı olan bizim atalarımız kalmıştır. Ondan önceki dönemde DNA sarmaları bakın teknik olarak tıbbi olarak DNA sarmaları daha fazla olduğu için cinler insanlar birbirlerini görüyorlardı. Hani giden birisi şeytan mı insan mı hangisi değil birbirlerini biliyorlardı. Yapılar daha farklıydı. Ve dünyamızda başka türlü yaratılmış önceden gelmiş olanlar vardı. Bakın insan
olarak bahsetmiyorum. Bütün onlar son buldu. Işte o soydan bir şekilde bırakılan bağlantılar ki daha ondan yüz binlerce yıl öncesinden başka şeyler var ama bütün hepsinin toplayan kaynak asıl söylemek istediğim bilgi şu. Kaynak Kabalacılar. Veyahut da Kabalacılar’ın daha ilerlemiş
olanları ilimniyeti. Anladınız mı? Tevrat’ı değiştirdiler. Lazım olan bakın. Tevrat’ta bütün bu anlatılanlar, ondan önceki cinler veyahut da eee başka gezegenlerden gelenler vesaire bütün bunlar hepsi orada yazılıdır. İdris Peygamber’e gelen otuz sayfa vardır kitap. Onda da yazılıdır. Bütün bunları aldılar, değiştirdiler.
Ondan sonra İncil’i de değiştirdiler. İncil’de de vardı. Yani kılgamış destanı vardır. Veya bütün dünyadaki destanları okusanız hepsi neredeyse birbiriyle aynı şeyi söyler. Hani bunlar geniş çalışma. Ben sizin kafanızı şişirmedim ama baktığınızda toplamış şunu anlatacağım. Bunlar birçok şeyleri gizlediler. Fakat Rabbim onları ulaştırmıyor. Onlarda ulaşmak için gayret ediyorlar ama ulaşamayacaklar. Ama ııı sandık orada değil. Tarsus’la ilgili sorun değil mi? Nerede? Rabbi bilir o kadar da değil yani. Bütün bunlar hepsi çıkıyor. Ama oradaki olay daha da uzaması lazım. Çünkü niye biliyor musun uzaması lazım? Bazı olaylar
olacak. Bu kadar söylüyorum. Olaylar olacak. Olayların ateşlemesi yapacak orası. Yani biraz daha var. Yani iki bin kırk beşler, otuz üçlerden sonra falan. Ben Ayasofya’yla bağlantısını çözün istiyorum. Şimdi tekrar alabilir miyiz? Tamam. Şimdi Ayasofya’yla bağlantısını ben bilmek istiyorum. Şimdi ııı Ahisandı rivayet ediliyor da ııı Tayyip Erdoğan hemen ardından Vatikan’a gidiyor. Vatikan’da bir kısa bilgi vereyim ona ilgili. Iı hı. Şimdi şöyle söyleyeyim. Şimdi Ayasofya’yla ilgili önce orayla konuşalım. Bu bizim hal ilmiyle de normal ııı sosyal medyadan vesaire gördüklerimiz de var ama hal ilmiyle sağlamlaştırdıklarımız. Bir kere Karadeniz’i göl olarak düşün. Cebeli Tarık boğazında kapalı düşün. Cebeli Tarık. Arayı ova olarak düşün. Burada yaşayan ııı daha farklı kullar vardı. Alttaki tüneller hep kazılıyor. Ben hal ilminden biliyorum. Ayasofya’dan girdiğinde Romanya’ya kadar giden tünelleri biliyorum.
Içinde çünkü yaşayan cinleri biliyorum. Bir mevzu olmuştu. Cinler yardım istemişti. Sıkıntıları vardı. Bir taraftan ııı Vatikan tarafına giden tünelleri biliyorum ama diğer taraftan gel Ayasofya’ya Belkıs’ın camın üzerinde yürüdüğü yer de orası. Tabii. Ayasofya dediğin onun kat kat çok daha aşağıya gider hep uygarlıklar değişti. Orası hep
vardı. Veli asıl Ayasofya’dan Kız Kulesi’ne doğru giden de var. Tünel. Kız kulesine varmadan sola dönüp Yuşa Peygamberin oraya doğru giden tüneller de var. Hani teknik olarak belki bulamazlar bilmiyorum ama hal ilminde ya da duru görüse açık mı diyeyim? Yani fark etmiyor. O hali olan insanların orayı görebilir. Gerçek tünel var. Ve aynı zamanda da yine Kız Kulesi’nin oradan gemlik tarafına doğru giden de
var. Şimdi burası çok eski bir yer. Hani Süleyman Ali Selam’ın döneminden bile çok daha önceden var. Buraya kadar tamam mıyız? Işte Davut Peygamber Zibur biliyorsunuz şimdi. Babası Süleyman Aleyhisselam’ın Ondan önceki
dönemlerde de şimdi ondan önce daha daha ileri gidersen Nuh Aleyhisselam’a gidiyor. Ondan önce gittiler isen İdris Peygamber’e gidiyor. Ta o zamanlardan başlayan çünkü buradaki şehirleşmeleri kuran Şid Aleyhisselam’dı. Adem Aleyhisselam’ın Adem babamızın oğlu. Şimdi çok karıştırmıyorum konuya ama bende misin? O zamandan beri yerleşim yerini kuran Şid Aleyhisselam mezopotamiyaya da kurdu bu
bölgede kurdu. Binden fazla yerleşim yeri kurdu. Şehir kurdu. Bak bunu araştır. Oraya kadar gidiyor. Yani sonraki dönemlerde Zibur geldi, Tevrat geldi, İncil geldi. Hani ahis sandı. Veyahut da İsa Aleyhisselam’la ilgili Meryem anamızla ilgili olan şeyler sonradan geldi demek istiyorum.
Sen şimdi Ayasofya’yla bunu birleşirsen birleştirir ama Ayasofya daha erken önceden vardı. Anladın mı? Ve manevi yerler olduğu için Dolayısıyla bunun etrafına geliyorlardı. Ama bu arada tabii ki Kudüs’ü biliyorsun. Kudüs bölgesi olmazsa zaten Ayasofya’ya geliyorlardı. Bir garip bir şey daha var. Demek
seni anladın mı? Yani ahis sandıyla Ayasofya’yı birleştirmeyin. Ayasofya daha eski. Senin ahis sandı dediğin içerisinde Musa Aleyhisselam’a gelen onu emir var. Hani bazı şeyler de var içinde. Şimdi Ayasofya daha erkenden diyorum. Ama Ayasofya’nın alt temellerine altlara inersen ııı çok çok eski yapı. Sonraki gelen binlerce yıldır üstüne yapmışlar. Sonraki beş yüz lüzü sonra başka yapmış. Sonra
bin yıl başkası yapmış. Öyle bir yer Ayasofya. Birleştirme ama Ayasofya’dan da her yere gidersin. Bunu da unutma. Şimdi Ayasofya’dan tut Tarsus Petra. Evet. Sonra Kabe. Eee ve Kudüs aynı simetrik bir düzlem üzerinde. Zaten Petra’yı Kabe’nin yerine değiştirmek istiyorlardı. Konuyu araştırdıysan biliyorsundur. Ama yapamadılar. O kadar işlemeleri falan yaptılar. Ara kutunun bulunması. Eee. Ama ne oldu? Yapamadılar ki eee Petra’ya gittiğin zaman ya orası durulacak ve gidecek yer değil. Yani metafizik olarak da bakın araya gireyim. Bir yerde kıyamet koptuysa veya hani bir toplum helak olduysa ya da kötü savaşlar benzer şeyler olursa mesela efendimiz aleyhisselam yasaklamıştır. Bir araştırın bununla ilgili hadis-i şerifleri. Neden? Çünkü insanlar kötülük olduğu zaman helak edildiklerinde toprağın altına indiklerinde suyun hafızası vardır. Suyu aldığında o su onların altına çekildiğinde suyun dili de vardır. Bu ilimde şu da vardı biliyor musun? Şuna koyduğunda buradan da bilgi alabilirsin. Bu da işin başka bir yönü. Hal iliminin
içindeki dallardan. Bu da ayrı. Bazen yani istihareden ziyade yine onun gibi okuyup dua edip suyla temas edip onun hafızasındakileri de alabiliyorsun. Hani bir insanla bir şeyle bir konuyla yani burada yine bakın Allah rızası olacak. Kendi menfaatini çıkarın hiçbir şey olmayacak asla. Allah rızası için olacak ve söylediğini karşıdaki insan da
onu anlayabilecekse. Anlayamayacaksan o bilgi yine verilmez. Zaten buradan da gelmez. Şimdi Petra veyahut Kabe Kudüs gibi şeylere girdiğimizde Petra’yla ilgili hiç girme. Yani şeytani taraf orada. Hiç ahit sandığıyla orayı da birleştirme. O kadar söyleyeyim. Ahit sandığının yani Talut ve Cahut olayına giriyor. Cahut’la savaştı Talut. Hatta öldürene Cahut’u kızımı vereceğim dedi. Iıı Davut peygamber ııı öldürdü ve başa geçti. Sonradan da Hazreti Süleyman oldu. Yani o konuyla onu birleştirmeyin. Onu demek istiyorum. Tarsustaki kazılarla girdiğinizde çok daha yakın Ayasofya’ya göre demek istiyorum. Ayasofya’ya girersen yani ııı belki Kabe gibi değil ama bir Kudüs gibi değil ama üçüncü noktada da üçüncü sırada da bütün dünyanın her tarafıyla alakası vardır. Ha şimdi bağlantısı var mı dersen var diyeceğim ama
nasıl? Neye göre? Düşündüğün anlamda değil. Yeterli olduğumu bilemiyorum yani. Arkasından daha farklı mesela Göbekli Tepe’yle ilgili bir soru söyleyeceğim. Mesela Göbekli Tepe hakkında ne düşünüyorsunuz? Şimdi Göbek Göbekli Tepe veya Karaman Tepe ııı şöyle söyleyeyim. Ben hep samimiyetle bildiklerimi anlatıyorum. Insanlar bir inanmıyor ama hiç önemli değil.
Ben yine de anlatayım. Şimdi Adem babamızın yaklaşık yeryüzüne geldiği zaman belli. Fakat Adem babamızdan önce bakın dünyanın yaşı iki nokta ııı altı yada yedi milyar yaşında dünyamız. Ondan önce de bakın insan değil ama insan
forumuna yakın yaşayanlar vardı. Ama insan değil, bizim gibi değil. Ama buna göre yaşayanlar vardı. Onların orada helak edilmiş olanlar var. Iıı kendilerine göre ayin yerleri var. Biliyorsunuz cinler de daha önceden geldi. Cinlerle birlikte başka gezegenlerden ııı gelenler de vardı. Çünkü teknoloji olarak çok ilerdeler. Ve hep de daha da
ileride olanlar var. Bizim şu halimize göre kainatın başka yerinde teknoloji olarak bizden geri olan da var. Yani burayı bir dinlenme istasyonu gibi ihtiyaçlarını karşılayacakları bir yer gibi olduğunu düşünün. Adem babamızın da gelmesiyle birlikte yani dün neyanın sahibi Adem babamız oldu sonuçta. Onun alanı oldu. Onun zürriyeti bizlerin alanı olunca arada da bir takım çarpışmalar oldu. Yani demek istediğim kısa öz önceki yaşam formlarıyla olan katı bedenden oluş olan kullar vardı. Onların yaptıkları. Yani ııı bunu uzun uzun anlatmam lazım ki ve bir de sizin anlattıklarımı araştırmanız lazım. Hani bir sıfırdan araştırma var nereye gideceğim belli değil. Ama bir bilgi verdiğimizde bunları kaydetseniz bunları araştırdığınızda zaten bulacaksınız. Zaten ya Hazreti Kur’an’ın hepsi var. Bir ayete girdiğinde eğer ki tefsir değil de tefsirin de anlaman gereken bu dönemde anlaman gerekeni girince bir niyet edin Rabbimden isteyin. Bir bakın neler geçiyor gözünüzün önünden ya. Şu evrim konusunda homo sapiensler falan geçişler
dönemli oluyor ya. Onlar bir nevi doğru mu yani? Yani biraz anlat. Mesela homo sap bize en yakın evet. Homo sapiens diyeten oluyor. Evet. Bunlar doğru mu? Kafa yapıları daha ııı farklar ki doğru onlar doğru. Farklılar da falan doğru. Hepsi aynı. Ama onlar insan değil ama beden ııı maddeni yine katı halinden. Ama burada yaratılan değil başka şeyden gelen. Anladım. Iıı başka ııı ya bizim güneş sistemimizin içinde burada bile ııı bize yakın olan dört tane daha güneş var ya. Öyle düşünün. Hani on sekiz bin alem deniliyor ya. On sekiz bin alem denildiğinde on sekiz bin tane bizim bu güneş
sistemi gibi güneş sistemi var desem yeterli değil. Yani şu
çok çok çok milyar trilyon
İlk Yorumu Siz Yapın