Balık türleri neden yok oluyor? Mustafa Sarı yanıtladı
videosundan fısıltılanmıştır. Videoya ulaşmak için Linki kullanabilirsiniz https://www.youtube.com/watch?v=n3dx6pnJ06g.
Hocam söyledi, kestanelerin avlanmasına hiç bir mahluk yok. İstilacı tür ne kadar avlansa o kadar iyidir. Doğru mudur bu? Doğru mudur derken hocamın söylediği yanlış anı sorun mu? Her yer için geçer mi? Tabii ki. İstilacı tür olduğu için Akdeniz bağlamında onların azaltılması yönünde çabalar var.
Ama ben bunu 10 numaralı slide üstünden anlatmak isterim. Mustafacın 10 numaralı slide. Şimdi bu 10 numaralı slide’e baktığımız zaman, sol tarafta yeşil kutular var, sağ tarafta da daha mor kutular var. Sağ taraftan sol taraftan ilerleyelim. Yani bir ortamda hiç deniz kestanesi popülasyonu yüksek miktarda yok.
Az deniz kestanesi var. Az deniz kestanesi olursa ne olur? Makrofitler dediğimiz artar. Kıyıdan baktığınızda ışıklı bölgede deniz marolu başlı olmak üzere, ulvalar başlı olmak üzere makrofitler çoğalır. Kıyıdan baktığınızda her taraf yemyeşil gözükür. Hemen 11 numaralı slide açıp tekrar buna dönmek istiyorsanız.
11’i açalım. Denize baktığınız zaman bunu görürsünüz. Bunu ben Armutlu civarında… Bu bir silahya benziyor. Hayır efendim. Yani gözünüzün görebildiği kadar yer 10 metreden daha sığ kısım kıyı komple şeyle dolu. Bu unva çoğunluğunun deniz marollarıyla dolu.
Tekrar 10 numaralı slide’e gelelim. Bunun nedeni deniz kestaneler olmazsa deniz böyle olur. Evet deniz böyle olur. Böyle olduğunda deniz eğer bu hale geldiyse yapacağımız şey nedir? Mırmır, karagöz, çipura gibi türlerin avcılığını artırmamız lazım demektir bu. Eğer varsa ortamda biz burada topladığımız için böyle olur. Niye mırmır?
Bunlar yerler çünkü. Dipteki bu şeyleri deniz kestanesini tüketen türlerdir. Onların avcılığını kırmızıyla işaretlediğim yer müdahale olarak bunların avcılığını azalttığımızda… balıklar tekrar denizdeki popülasyon düşeceği için kestane çoğalır. Onlar deniz marollarını… Tamamen besin zincirine bağlı yani. Tamamen olay besin piramidi ve besin zinciri ile ilgili.
Ama bizim burada şu anda çok olmasının nedeni iki tane. Birisi müsilajdan sonra zaten organik yükümüz fazlaydı. Müsilaj o kadar yoğun çöktü ki onun parçalanmasıyla o organik yük iki katına çıktı. Diğer taraftan biz böyle tam bununla uğraşırken Marmara Denizi’nde şeyi serbest ettik. Kestane avcılığını, deniz kestanesi avcılığını serbest ettik. Havcı kestane dibi temizliyordu. Tabii ki tam şu anda hiç dokunmamalıydık. Bilim kurulu olarak durumu biz hemen bir raporla hocalarımızla beraber itiraz eden bir rapor hazırladık. İzah eden gönderdik bakanla hemen durdurdular. Ama bu esnada o balıkçıların hepsi deniz kestanesi toplamak için teçhizat aldı, borçlandı. Hiç deniz kestanesi avcılığı yapmayan bir sürü insan bu işe angaja oldu. Sonra da biz düştük onların peşine, sen denizdesin avladın mı avlamadın mı kaçak bir şekilde üzgünüm hala devam ediyor. Sağ tarafa bakarsak bu da deniz kestanesi popülasyonu çok yüksek olur. Yani eğer siz sürekli balıkları avlarsanız, mırmırı, karagözü, çipurayı bunları yok ederseniz çok çok avlarsanız deniz kestanesi popülasyonu yükselir. Deniz kestanesi popülasyonu yükseldiği için onlar makrofitleri yerler ve çöl gibi alanlar oluşur. Aşağıda çöl gibi alanlar oluşur. O zaman da yapılması gereken şey bu balıkların avcılığını bizim azaltmamız lazım. Toplamak değil yani burada. Doğal döngüden bahsediyorum. Akdeniz’deki karşılaştığımız durum tamamen orada istilacı bir türün gelmesi söz konusu. Onu da ne toplamakla, Mersin’de bir uygulama yapıyorlar da sorunları fakültesiyle. Topluyorlar, 2 ay sonra gittiklerinde daha önceki topladıklarından daha fazlasıyla karşılaşıyorlar. Eko sistem dinamik bir sistemdir. Orada onları yiyen balıkları arttırmak lazım. Onları arttırmamız lazım.
Doğal düşmanları neyse, yani onların yavrularını, larvalarını yiyen balıklar, organizmalar var mutlaka. Onları bizim korumamız lazım. Mesela balon balıklarını, aslan balıklarını, lahozlar, orfozlar yiyor. Bizim onları korumamız lazım. Tam biz onların avcılığını yanlış yaptık.
Yani doğayı saat gibi düşünelim böyle. Bir hassas saat gibi düşünelim. Çarklardan biri bozuldu ama bütün saat duruyor. Bütün saat durur. Yani biz şimdi kocaman elimize bir tornavide alıyoruz. O hassas saatin çarkları bozuldu durdu saat. Bir tornavide alıyoruz. Orasına dürtüyoruz, burasına yapıyor. Bununla çözüm bulamayız. Yani deniz kestanesini… Doğanın kendi çözümünü üretmesini korumasını sağlamamız lazım. Sağlamamız lazım.
Ancak deniz kestanesinde başka bir üzülerek ifade edeceğim, başka bir durum var. 13. Slide rica ediyorum. 13 numaralı slide. Yani şimdi deniz kestanesi avcılığı durduğu yerde patlamadı. Marmara’da ya da Ege’de Akdeniz’de durduğu yerde patlamadı. Science’da yayınlandı efendim. 2006 yılında yayınlandı. Deniz kapkaççılığı deniyor buna. Neden o? Deniz kapkaççılığı deniyor. Deniz kapkaççılığı deniyor. Deniz kapkaççılığı deniyor. Deniz kapkaççılığı deniyor. Deniz kapkaççılığı deniyor. Deniz kapkaççılığı deniyor.
ו luckily science tells us to make this parallel world, 421 слова plana yazoter nin��デق toe 428- projetin Desin الع 대통령 French 429-
Akdeniz’den şimdi Marmara’ya daha yukarıya doğru çıkmaya devam edecek. Çünkü. Bu kadar büyük mü Deniz Kestel’sin ekonomik değeri? Şöyle, Şusi yani yapımında bir çeşit Şusi yapımında kullanılıyor bu. Japonlar yani. Afrodizyak olarak kullanıldığını biliyoruz. Bizim ülkemizde tüketilmiyor ama İtalya’da, Fransa’da, Japonya’da.
O bize tüketiliyor. Bayağı bir tüketim var ya. Yani istatistiklere girdiği kadarıyla düşük görüyoruz ama çoğunluğu ihraç ediliyor. Bu yani durduğu yerde olmadı. Bunu bir küresel ticaret ağı teşvik ediyor. Ona vurgu yapmak istiyorum. Bu kapkaççılığı aslında şeye benzetebiliriz. Patates üretimine benzetebiliriz. Bir arkadaşım var benim sevgili Şafak Nart. Şu anda uzun yaylayı hep vurguluyor. Yani Nide’de insanlar patates yetiştiriyorlardı. Şimdi gittiler Şarkışla’nın yaylalarında. Hiç dokunulmamış arazide su var. Oranın topraklarında şimdi patates yetiştiriyorlar. Bir müddet sonra taban suyu seviyesi düşecek suyu tüketecekler. Ondan sonra başka yere gidecekler. Bir kapkaççılık türü bu yani. Kapkaççılık sadece çantanızı alıp kaçana verilen bir isim değil. Deniz kestanenizi çalıyor. Bu aslında deniz kestanesinin bu şekilde avcılığı bütün ekosistemi bir bütün olarak etkiliyor. Ekosistemin sağlığını korumamız gerekiyor. Ne olur sağlığını korumasak 16 numaralı slide’i verelim rica edeceğim. Şimdi bakın burada Besim Piramide’ni görüyoruz. Bu Besim Piramide en tabanda fito plankton var bitkisel plankton. Onun üstünde zo plankton. Küçük balık, orta boy balık. En üstte de tepe karnivorlar dediğimiz köpek balığı gibi orkinoslar gibi tüketiciler var. Şimdi ekosistemin sağlığı bozulduğunda bu piramit yayvanlaşıyor. Yayvanlaştığı zaman bizim aslında avcılıkla yaptığımız şey bu. Bunu yayvanlaştırıyoruz.
Yani diyelim ki şurada dört buçuk filan olması lazım bu. Biz bunu şu anda 2.8’e düşürdük. 18 numaralı slide’e rica ediyorum. Şimdi sağlıklı bir deniz ekosistemi bu gördüğümüz grafinin sol tarafındaki gibi. Yani denizin dibi renkli makrofitler, süngerler, anemonlar, deniz yıldızları, küçük balıklar, orta boy balıklar, en yukarıda orkinos gibi, kılıç gibi balıklar. Deniz böyle sağlıklı çalışıyor. Hemen 19 numaralı slide’e rica ediyorum. Şimdi buraya baktığımız zaman o sağlıklı olan kısımdan sağa doğru gittikçe ekosistem bozuluyor. Şu anda bütün dünya denizlerini ve okyanuslarını ortadaki kısım olarak düşünebiliriz. Bir sonraki slide, 20. slide lütfen. Sağlıklı, orkinos var, kılıç var, denizin dibi canlı, örtü, bentik organizmalar bol. 21. slide. 21’e geldiğimizde bakın şimdi burada şeyler azaldı. Yukarıdaki orkinos yok, kılıç yok, aşağıda denizin dibi bozulmaya başladı.
Elimizde kalanlar aşağı yukarı küçük pelacıklarla orta boy balıklar. Küçük pelacıklar kimler? Hamsi, istavrits, efem, sardalya, çaça gibi türler. Ve olabildiği kadar az işte hemen onun üstünde uskumru, palamut gibi türler. Nerede diğerleri? Kılıç nerede? Orkinos nerede? Onlar yok. Çünkü onları tükettik. Ekosistem yani piramidi ucu gitti. Bir sonraki slide, 22. slide. 22. slide’e geldiğimizde burada aslında gelecek ekosistemimiz böyle. Müsilaj yaşadık ya bizim Armurada. Aslında gelecekte bütün denizlerdeki olası ekosistem durumunun bir simülasyonunu gördük biz orada. Tam bir canlı simülasyon oldu. Küçük pelacıklar bol, deniz, sürekli troller, fırtınalar. Omurgasızlar dominant derken omurgasızlara hangi hayvanlar giriyor? Omurgasızlar dediklerimiz efendim daha çok şeyler bunlar. Ahtapotlar, karidesler. Karidesler değil ama ahtapotlar girer, kalamarlar girer. Yani o grupları düşünelim. Onlar çoğalırlar. Mikrobiyel faaliyet dominant hale gelir. Alt patlamaları olur. Yani ötrifikasyonu her şeyiyle beraber görürüz. Denizin dibinde ölüzonlar görmeye başlarız. Yani oksijen minimum katmanlar görürüz. Bugün Marmara’da ölçülerimiz bunlar değil mi? Aslında yani avcılığı eğer şey yapmazsak, bilimsel esaslara göre yapmazsak bütün denizlerin en sonunda geleceği yer bulasak.
Çünkü yani kafamıza göre istediğimiz kadar alamayız bunu.
Yani bir artış miktarı var.
İlk Yorumu Siz Yapın