Çin Afrika’da ne yapıyor?
videosundan fısıltılanmıştır. Videoya ulaşmak için Linki kullanabilirsiniz https://www.youtube.com/watch?v=YPruDoViIMQ.
Çıktığınız en son yolculuk nereydi? Takipçilerimiz arasında kıta değiştirenler hatta bunu düzenli olarak yapanlar olduğunu biliyoruz. Bizde ise Çin’in seyahatlerinden bahsedeceğiz. Çünkü onlar bu işi biraz abarttı. Çinli iş insanları, devlet yöneticileri ve hatta Çin’in keşif uzmanları son birkaç yıldır farklı gruplarla binlerce kilometre uzağa gidiyor. Sayıyı tam vermek daha iyi olacak sanırım. 8.793 kilometre. Peki yolculuk nereye? Tabii ki Afrika’ya. Hem de neredeyse koroniler halinde. Bu amansız yolculuk nedensiz olabilir mi? Çin’den bahsediyoruz. Tabii ki hayır. Hedef Afrika’nın madenleri, ormanları, kısacası para edecek her şeyi. Gelin bu mesele en başından başlayalım. Petrol, doğalgaz, elmas, uranyum, kobalt, bakır ve hatta altın. Bunlar Afrika için oldukça basit şeyler. Çünkü her yer bunlarla dolu. Böyle madenlere sahiplik kıtanın zengin olmasını bekleriz değil mi? Değiller. Çünkü kara kıta bunları asla istediği biçimde kullanamıyor.
İç savaşlar, çatışmalar ve bitmek bilmeyen örtülü işgaller. Neyse konudan sapmayalım. Çin’in Afrika’ya düzenlediği güncel seferlerden bahsediyorduk. Az önce saydığımız değerler Çin için gerçek bir hedefe dönüşmüştür. Tezimizi güçlendirecek basit bir örnekte devam edelim. 30.370.000 km²’lık Afrika kıtasında çıkan ahşabın bile %75’i Çin’e gidiyor. Mesafeyi içeriğin başında konuşmuştuk. Söz konusu ahşap transferinin tamamen yasal standartlarda gerçekleştiğini de düşünmeyin lütfen.
Afrika ormanları Çin tarafından anbeyan talan ediliyor. Cameroon, Gabon ve Mozambique başta olmak üzere tüm ormanlar, Çin’in görevlendirdiği özel ekiplerce ahşap mezarlığına dönüştürmeye devam ediyor. Çin ahşap alımını daha da avantajlı bir hale geçirmek için, Dünyanın ikinci büyük ormanı olan Kongo havzasına üst kurmuş durumda. Üstelik yalnızca buradaki yeşil alanları değil, Goril, Şempanze gibi nesli tükenmekte olan hayvanları da asla umursamıyor. Kısacası Afrika’nın ormanları Çin’in Cancagan limanına taşınalı çok oldu. Çin’in Afrika tutkusu tabi ki ahşapla sınırlı değil, Devlet Başkanı Xi Jinping’in başlattığı yeni ipek yolu projesi Afrika’yı da kapsıyor. Hatta Çin Amerika Birleşik Devletleri ve Fransa’ya geçerek, Afrika kıtasının en büyük ticaret ortağı olanı tam 13 yıl oldu. Çin kıta üzerindeki dayatmacı tavrını fazlasıyla tek taraflı ve hatta hukuken bile sorunlu onlarca farklı sözleşmeyle de garanti altına almaya çalışıyor. 2010’da Demokratik Kongo Cumhuriyeti ile imzalanan 20 yıllık anlaşma durumu gayet net açıklıyor.
Çin 2030’a kadar ülkeden 10 milyon ton bakır, 620 bin ton kobalt ve yaklaşık 400 ton altın çıkarma hakkına sahip durumda. Hem de inanmayacaksınız ama sudan ucuza. Bağımsız araştırma kuruluşlarına göre hali hazırda 1.2 milyar insanın yaşadığı Afrika kıtasının nüfusu 2050’de 2.2 milyara ulaşacak. Ayrıca hane halkı tüketimi de yıllık %3.8’lik bir artışla 2025’e kadar 2.1 trilyon dolara çıkmış olacak. Yani kıta büyüyor.
Bu büyüme Çin’in iştahını kabartan en önemli veri olarak apaçık biçimde karşımızda. Kıta yalnızca madenler ve somut asetler üzerinden de sömürülmüyor. Forbes dergisine 2021 başında konuşan moral architecture’ın kurucusu Dan Rogveen’den dinleyelim. Şu anda Afrika şehirlerinde bulunan 3 katdan yüksek ve 3 kilometreden uzun yollardaki herhangi bir büyük projenin Çinliler tarafından inşa edilip tasarlanmıyor olma ihtimali neredeyse 0. Tüm Afrika resmen Çin tarafından dizayn ediliyor. Evet Çin’in Afrika açgözlülüğünü anlamlandırmaya başladı. Gözden kaçmaması gereken önemli bir detay ise akıllı telefon. Evet akıllı telefonlarla Afrika’nın ne alakası var dediğinizi duyar gibi. Demeyin çünkü elektronik cihazlarda kullanılan belki de en önemli mineral olan coltanın yaklaşık 175’lik bir kısmı Afrika’dan çıkarılıyor. Ne tesadüf ki Çin’in imar planlarının büyük bölümü de coltanın en yoğun çıktığı noktalara denk gelmiş durumda. Bu tabi ki bir rastlantı değil. Çin’in gelişmekte olan pazar ülkesi olarak tanımlanması kara kıtanın önemini birkaç kat daha artıyor. Çünkü dünyanın en kalabalık ülkesi ekonomik açıdan büyümesini sürdürürken bu büyümeyi sürekli kılmak için doğal kaynaklara gıda ve ürün pazarlığına ihtiyaç duyuyor. Bu yüzden de Afrika onlar için bulunmaz Hint kumaşı. Şimdi çemberimizi biraz daha genişletelim. Asya’nın en kalabalık ülkesi Afrika’da bir nevi mafyalık yapıyor desem ne düşünürdünüz? Evet Çin Afrika’yı önce borçlandırıyor hemen ardından bu borcun ödemesini para olarak kabul etmiyor. Sri Lanka hükümeti 8 milyar dolarlık kredi karşılığında Hambantota limanını Çin’e devretti. Zambia, Nijarya ve Demokratik Kongo’nun dış borçlarının büyük bölümü de benzer yöntemlerle ödendi. Yani evet Afrika resmen Çin ablokasında. Çin’in Afrika’daki hedefleri hangi oranla gerçekleşecek bunu tabi zaman gösterecek. Biz bu sürecin ne kadar daha sömürülebileceğini ve nerede duracağını fazlasıyla merak ediyoruz.
Malzeme yapanlar seize batsızları burada �zug пока o ранlara imprensiye toplayacak Gram배i At線 similarly
Altyazı M.K.
İlk Yorumu Siz Yapın