"Enter"a basıp içeriğe geçin

Cumhurbaşkanlığı Sarayı Oyuncak Hırsızı | Anadolu Fest

Cumhurbaşkanlığı Sarayı Oyuncak Hırsızı | Anadolu Fest

videosundan fısıltılanmıştır. Videoya ulaşmak için Linki kullanabilirsiniz https://www.youtube.com/watch?v=081T2ep71QQ.

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 Gördünüz mü ne yaptığımı? Ses kontrolü yaptım. Yönetmenim sormadan evvel bekliyordum belki yapacak mı diye. Yaptı kendisi. Eziyet abi eziyet. İnsanlarla çalışmak eziyet. Herkese merhaba ve programa hoş geldiniz. Sarayda Hırsız Var.
Çok rahatlıkla bunu söyleyebilirim bugün. Sarayda, Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda hırsız var. Gerçekten var. Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda hırsız var. Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda hırsız var. Ama o hırsız, iğrenç bir hırsız. O hırsız, aşağılık bir hırsız. O hırsız,
çocukların oyuncaklarını çalan bir hırsız. Gerçekten T24 Haberi, Özel Haber, Asuman Arancan’ın haberine göre biraz daha detaylandırmış. Geçen haftaydı, geçen hafta bu haber biraz daha ortaya çıkmaya başladı. Bir ayda 298 Koli oyuncak çalmış bu adam. Bu şebeke. Ya düşünsenize koskoca Cumhurbaşkanı Sarayı’ndan oyuncak çalıyorsunuz. Ya insan utanır. Ya insan utanır. İnsan böyle kafasını böyle, ”Ağabey ben ne yaptım?” der. Demiyorlar. Ağabey 298 Koli, son dakikada tespit edilmiş. Yani ne yapılıyormuş? Bir anda deponun içerisinden böyle oyuncaklar, böyle kamyonetleri taşınırken, oradaki bir güvenlik görevlisi demiş ki, ”Ya kardeşim ne yapıyorsun?” demiş. O zaman farkına varılmış.
Ve de en güzeli, bu ilk yakalanma değil. Yani şöyle söylüyorlar, aşağı yukarı bilmem ne kaç ay, 3-4 aydan beri bu olay oluyormuş. Ya düşünsenize millet, Sarayı içerisinden, depodan oyuncak çalıp, piyasaya satıyor. Şimdi, diyeceksiniz ki, tabii, olur. İşte
bir taraf diyecek ki şimdi, ”Efendim hırsız hırsızdır.” Doğru. Bir taraf diyecek ki, işte ülkenin hali bu. Ben başka bir yerden yakalamak istiyorum hikayeyi. Onu da söyleyeyim. Ya burada bir güvenlik zafiyetinden bahsetmek istiyorum. Ya kardeşim bir sarayın içerisinden, bir cumhurbaşkanlığı içerisinden, oturup da istediğin kadar oyuncakla başta çalmaya ama bir gün sonra o
gizli bilgilere ulaşacak. Değil mi? Aa o kadarı da olmaz. Niye abi? Niye olmasın? Gayet basit abi yani Cumhurbaşkanlığı Sarayı’ndan, affedersin, oyuncak çalıyorsan ve de bilmem ne kaç aydan beri yapabiliyorsan, 248-298 koliyi çalabiliyorsan, ya burada bir güvenlik zafiyeti var. Bu halkın Sarayı’ydı günün sonunda değil mi? Yok ben mi yanılıyorum? Siz söyleyin bana. Gerçekten değil mi ya? Halkın değil miydi burası? Bizim yerimiz.
Bizim oyuncaklarımız bunlar ve de çocuklarımıza giden, bizim çocuklarımıza giden oyuncaklar. Birileri çocuklarımıza gidecek oyuncaklarımızı çaldı. Neyse, kişiler tutuklandı, 8 kişi şüpheliden, 3’ünün 3’ü tutuklanmış. Ondan sonra falan filan, 298 koliyi çalınmış.
Bir aylık zarar piyasa araştırmasıyla hesaplanmış. Yani sonra piyasa araştırılması da yapılmış. Bir ayda toplamda 919.000 TL zararı uğratmış devletimizi. Bu kişiler. Ben şimdi sizden şunu rica ediyorum. Lütfen, Cumhurbaşkanı Cime’ne yazın. Bu adamlar idam edilsin. Yok canım o kadar da değil. Ama en azından yani
bir güvenlik zafiyeti olduğu belli. Bir sıkıntı var burada, bir güvenlik sıkıntısı var. Bunun mutlaka ve mutlaka Cumhurbaşkanımızın çözmesi gerekiyor ve de açıklama yapması gerekiyor. Ya gerçekten ya çocuk oyuncağı çalınmaz. Hiçbir şey çalınmaz da, çocuk oyuncağı çalınmaz. Değil mi? Belki de alıştık buna ya.
Birkaç günden beri Anadolu Fest organizasyonu ile ilgili haberler var. Anadolu Fest organizasyonu eski şehirde yapılacak olan bir böyle bir festival, müzik festivali. Gençlerin bir araya geleceği 12-15 Mayıs arasında yapılacaktı. Ondan sonra valilik bir anda böyle etrafına bakarak dedi ki… Kardeşim dedi, ben dedi. 10 ila 25 arasındaki tarihlerde ki Anadolu Fest 10 ila 15
Mayıs arasında, 10 ila 25 Mayıs arasında bütün organizasyonları ben etkinlikleri kapatıyorum. Bazı şeyler var, bazı değişiklikler var yani bazı şeylere izin vereceğim dedi. Onlar da valilik ve kaymakamlıklarca düzenlenmesi uygun görülen ile siyasi parti faaliyetleri hariç olmak üzere. Yani diyor ki, Kardeşim sen siyasi partiysen, sen büyük bir organizasyon yapabilirsin ama gençsen
ve de böyle Genç Fest, Anadolu Fest gibi bir şey yapıyorsan onlar yasak diyor valilik. Şey şaşkın tabii ki, organizasyon şirketi. Gayrimeşru bir şey yapmıyoruz dedi Serdar Can, festivalin organizasyon sorumlusu. Tabii gayrimeşru bir şey yapmıyorsunuz ama anlaşılan şu, bir şey var, böyle bir alerji başladı eğlenceye karşı, festivali veyahut da gençlerin bir araya gelmesine karşı veyahut da gençlerin bir araya gelip de
içki içmesine karşı bir alerji başladı. Şimdi o alerji neydi başlamıştı ilk önce? Müziğin kapanması ile başlamıştı. Müziği kaçta kapalıyordu? Onda kapalıyordu. Daha düne kadar 12 idi, şimdi 1 oldu. Saat 1’e kadar müzik çalabiliyorsunuz. 12’den 1 arasında bir fark yok. Hele İstanbul gibi bir şehirde 12 ile 1 arasında hiçbir fark yok. Hiç. Yani 12’yi hatırlıyorsanız, zaten yeterince eğlenmiyorsunuz.
12’yi hatırlamıyorsanız zaten 1’i de hatırlayacaksınız. Siz anladığınızı demek istediğimi. Ama günün sonunda böyle bir açıklama yaptı. Dedi ki, alkollü diye bir etkinlik yasaklanıyorsa bu çok daha facia bir durum. Dedi. Festival organizatörü. Ama bir laf daha etti. Dedi ki, günün sonunda bu bir yasak ise burada saygı duyacağız dedi. Şimdi burada size bir yere götürmek istiyorum.
Ya da bir fikir vermek istiyorum size. Bence saygı duymayın bu kararı. Ve de uygulamayın bu kararı. Gerçekten saygı duymayın valiliğin kararını ve de lütfen ve de lütfen uygulamayın. Niye mi? Çok basit. Çünkü sizi buraya getirmek istiyorum. Hazır mısınız? Gelin beraber izleyelim. Anayasa Mahkemesi bu şekilde bir karar vermiş olabilir. Ben Anayasa Mahkemesi’nin vermiş olduğu karara sadece sessiz kalırım. O kadar. Ama onu kabul etmek durumunda değilim. Bunu da çok açık net söyleyeyim. Ve verdiği kararı da uymuyorum. Saygı da duymuyorum. O kadar basit. Yapacağınız şey o kadar basit. Anayasa Mahkemesi’ne saygı duymuyorsunuz ve de kararına uymak istemiyorsanız
siz de bir organizasyon şirketi olarak da, gençler olarak da siz de valiliğin vermiş olduğu karara şey yapmanıza gerek yok. Saygı duymanıza da gerek yok. Uygulamanıza da gerek yok. Gidip paşa başa da festivalinizi kendiniz yapabilirsiniz burada. Diye düşünüyorum. Ama bunu sadece ben söylemiyorum. Emsal var. Sayın Cumhurbaşkanı. Nasıl oradan öreceğiz? Emsal var. Sayın Cumhurbaşkanı. Nasıl oradan oraya getirdim değil mi? Ama siz bir yerden daha bir yere getirebilirsiniz beni. Şuradan buraya getirebilirsiniz beni. Nasıl mı? Buraya basarak, şuraya basarak, buraya basarak, şurada yorum yazarak.
Çok teşekkürler. Yarın görüşmek üzere.

İlk Yorumu Siz Yapın

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir