"Enter"a basıp içeriğe geçin

Einstein’ın “Ürkütücü Eylemi” nedir? Prof. Dr. Erkcan Özcan yanıtladı

Einstein’ın “Ürkütücü Eylemi” nedir? Prof. Dr. Erkcan Özcan yanıtladı

videosundan fısıltılanmıştır. Videoya ulaşmak için Linki kullanabilirsiniz https://www.youtube.com/watch?v=2HDILF64RXI.

Peki Ercan Hoca, şey neydi diye? Einstein’ın bunu bu kadar ürkütücü bulmasını size bile mi diye? Ürkütücü, korkunç demesinin. Yani sonuçta Einstein realist birisi. Yani felsefe olarak biz bakmasak bile bir şeylerin orada olduğu, ölçmesek bile onun objektif bir gerçekliği olduğu felsefesinde olan bir insan. Şimdi ama bu kuantum mekaninin söylediği ilginç durumlar var. Yani bir sistem var, özellikle bor tarafı iyice bu tam uca götürecek olursak. Diyor ki bir parçayla herhangi bir sistemin ölçüm yapılıncaya kadar özelliği yoktur. Hatta kendisi bile yoktur noktasına götürüyor. Şimdi o yüzden de bu bir anlamda ürkütücü değil mi? Yani hani hepimiz biliyoruz ki şu anda hatta Einstein’ın kendi ödülü. İşte aya bakmadığında ay yok mu oluyor orada? Yok. Ama acaba kuantum mekani bunu söylüyor mu? Kuantum mekani acaba bunu söylüyor mu? Bunu söylemiyor. Bu böyle şey hani ittirilmiş karikatürze edilmiş hali ama sonuçta hani çok temel seviyede en ufak tanecik için bile bakmasak bile o özelliklerin orada olduğunu düşünen bir felsefi pozisyonu var Einstein’ın.
Dolayısıyla siz böyle olmadığını söylediğiniz noktada bu bir anlamda ürkütücü. Başka bir ürkütücülüğü de işte daha önce konuştuğumuz Einstein için o yerellik çok önemli bir şey. Bütün kurgusunu verinin ya da herhangi bir sistemin bilgisinin ışık hızından daha hızlı gidemeyeceği üzerine kurmuş
ve bunun sayesinde de hani temel 20. yüzyıl fiziğinin çok büyük bir kısmını komple baştan adeta oluşturabilmiş bir insan. Şimdi bu kadar temel bir prensibinin böyle bir yöntemle adeta çevresinden dolaşılabiliyor olması… Peki bu şeyi göstereyim mi yani bilginin ışık hızının ötesinde hatta hızın da ötesinde bir hızla gidebildiğini gösteriyor mu?
Hayır, şimdi buradaki müthiş aslında. Bu evren o kadar ilginç bir şey ki insanı birkaç kere tokatlayabiliyor. Yani böyle bir bakıyorsun, müthiş bir şey. Acaba ışıktan daha hızlı bilgi verilecek bir yöntem mi buldum diyorsun. Hani onun için oturup işte bel eşitsizliği diyorsun bir sürü hesap hitap yapıyorsun.
Ve ondan sonra gene aynı evren o kadar nasıl diyeyim müthiş bir oyuncu ki karşımızda bu yöntemle hiçbir şekilde ışıktan hızlı bilgi iletemeyeceğini de kitleyip ortaya koyuyor. Tam tersi göstermedin mi? Şimdi şöyle bir şey, sistemin burada ölçümünü yaptığımızda uzaktakinin de ölçüm sonucunu etkileyebileceği doğru. Ama buradan karşı tarafa… Bunun çıkıştan kararlaştırılmış bir şey olmadı daha doğru.
Evet ama şimdi mesela ben şimdi bir bilgi yollamak istiyorsam aramızda bir komunikasyon algoritması ya da bir komunikasyon protokolü olması lazım. Ya aynı dili konuşuyor olmamız lazım ya ne bileyim aynı morsu şey yapmamız lazım. Biz şimdi bu taraftan bir ölçüm yaptığımızda ölçümün sonucunu kendimiz görebilsek bile diyelim ki yaptık burada yazı turayı belirledik, tura geldi bize.
Şimdi ben şundan emin olabiliyorum siz de karşı tarafınızda ölçümünüzü yaptığınızda ben burada turdaya görürsem siz yazı göreceksiniz bundan eminim. Ama siz deneyi yaptığınızda yazı gördüğünüzde benim de tersine tura gördüğümü biliyorsunuz ama bunun üzerinden bilgi iletemiyoruz. Benim bilgi olabilmem şuna ihtiyacım var. Deney düzeni üzerinden anlatabilirim belki bunu. Görsel. İkinci görsel de aslında bir deney görsel. Bir sürü görsel var. Bir gösterme. Neyi göstermez? Unuttuk.
Kardeşim lafını keseceğim ama küçük bir şey diyeceğim daha basit bir dilde bir fikir göndermek isteriz karşı tarafa değil mi? Yazı ya da tura. Yazıysa bir şey bilir, tura ise başka bir şey bilir. Ve bunların da birbirine ters çıktığı bir durum olsun. Biz kendi ölçümümüzün sonucunun ne çıkacağını etkileyemiyoruz bütün olay bu. Biz kendimiz bir ölçüm yaptığımızda… Ben A göreyim diyemiyoruz. O çıkıyor. İşte o yüzden zaten bazen ekranlarda maalesef yanlış şeyler diyorum. Yani kuantum mekanişte bunu etkileyebildiğimiz yok. Eğer bunu derseniz en büyük hatalardan bir tanesini yaparsınız. Deney sonucu mükemmel bir şekilde rastgele. Evrenin en mükemmel zarı var orada veya yazı turası var. O nedenle evet bu yazı çıktığında o tura olabilir. Fakat bunun ne çıkacağını biz burada belirleyemiyoruz. Evet hocam çok güzel söyledi.
Aslında Morse alfabesinde kısalar bir de uzunlar var ya… Ben şimdi size bilgi yollamak istiyorsam kısal ya da uzun basabilmek istiyorum. İkisinden birini bastığımda ve siz de onu alıyorsanız bilgiyi ulaşabileceğim. Ama ben kısal ya da uzunla kendim basamıyorum. Ölçümü yaptığımda kısal ya da uzun kendiliğinden rastlantı ortaya çıkıyor.
Dolayısıyla bunun üzerinden bilgi iletimen mümkün olmamış oluyor.

İlk Yorumu Siz Yapın

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir