Mısır Firavunu SEN Olsaydın Günlerin Nasıl Geçerdi ?
videosundan fısıltılanmıştır. Videoya ulaşmak için Linki kullanabilirsiniz https://www.youtube.com/watch?v=N2jjLvkB-nQ.
Burada imkansız diye bir şey yok. Hayal gücünün sınırlarını zorla ve geçmişin gizemine kendini bırak. Şimdi firavun olmaya hazırlan. Çünkü bu senin maceran. Tarih milattan önce 900. Yer, antik Mısır medeniyeti. Senin ülken.
Güneşin oğlu olarak tanımlandığın için çok çalışmalı ve sabahın ilk ışıklarıyla uyanmalısın. Yapacak çok işin var. Henüz kahvaltı odasına bile çıkmadan önce hizmetçilerin senin kişisel bakımını gerçekleştirecekler. Bu hem sağlık hem de görünüşün için çok önemli. Mısırlı statü sahibi erkek ve kadınların hepsi gözlerine sürdükleri siyah sürme ile
hem güneşin zararlı etkilerinden korunur hem de tanrı horusa benzemeye çalışırlardı. Görevliler saçların da dahil vücudundaki bütün kılları alacak. Belki takma bir keçi sakalı kullanabilirsin. Ama bitlerden korunmalı, kıllardan uzak durmalısın. Daha sonra güzel kokman ve güneşin etkisini azaltmak için çeşitli kokular ve kremlerle vücudunun her yeri yıkanacak. O yıllarda rahatsız edici sineklerden kurtulmanın bir yöntemi yok. Sinirini çok fazla bozabilirler. Ancak önceki firavunlardan bazıları yanlarında vücudu tamamen balla kaplanmış olan hizmetçiler bulundururdu. Bu sayede odadaki sinekler ballı hizmetçilerle ilgileniyordu. Gün yeni başlıyor ve fark ettin mi insanların hepsi kısacık.
Dedelerinden biri olan 2. Ramses en uzun boylu firavun olarak bilinir ve sadece 1.73’lük boyu ile devasa görünüme sahipti. Bu durum seni şaşırtmasın. Çünkü o yıllarda tek yönlü beslenme ve yaşam standartlarından dolayı Mısırlı erkeklerin boy ortalaması 1.63’tü. Aynı dönemde Orta Asya’da 1.58, Avrupa’da ise 1.66 civarında boy ortalaması vardı. Hükümdarlığının başkenti Tep ve bu şehrin tanrısı da Amun. Aynı zamanda Amun en büyük tanrı ve farklı tasvirleri olmakla beraber şu anda onlardan birini görüyorsun. Onun kadar önemli olan bir diğeri ise Ra. Bak şu enteresan kafası olan. O da başının üzerinde güneş taşıyor. Çünkü güneş tanrısı. Bir süre sonra ikisi Amun-Ra kültünü oluşturacak.
Ama şu an önemli olan tapınağa gidip Amun’a şükranlarını sunmak. Çünkü bugün bir tören var ve sen Firavun olarak aynı zamanda başraipsin. Ve tanrısallık özelliklerinin olduğuna inanıldığı için tapınaktan çıktıktan sonra Nil Nehri’ne giderek spermlerini Nil’in akan suyuna bırakmalısın. Bu bereketli bir hasat dönemi olması için çok sık yapılmasa da zaman zaman gerçekleştirilen bir rütüel. Unutma ki halkının en önemli geçim kaynağı Nil’in verimli ovalarında elde edilen tarım ürünleri. Ve sakın din adamlarıyla aranı bozma. Çünkü Mısır tapınaklarının kendine ait askeri gücü ve geniş ekonomileri var. Aynı zamanda dini kurum oldukları için halkın desteği de arkalarında. Bu adamların şakası yok ve seni dinin düşmanı olarak yaftalarlarsa
eğitimsiz halk anında karşına dikilecektir. Tek bir Mısır Firavunu dini otorite ile çatışmaya girdi. İsmi Akenaton. Bilinen ilk tek tanrılı inançlardan birini o ortaya atmıştı. Ancak bu tek tanrı inanışı görünmez bir ilahtan ziyade Güneş’in tanrı olarak kabul edildiği enteresan bir sistemdi. Ve tutmadı. Fakat büyük bir yıkım getirdi. Akenaton yani Güneş’e tapan olarak da bilinen Firavun başkenti değiştirdi ve ülkede büyük iç karışıklıklar, savaşlar, kıtılık yaşandı. Bir otorite kurulamadı. Akenaton ölümünden sonra Mısır’ın en kötü hükümdar ünvanına sahip oldu ve yaydığı Güneş dini kaybolup yerini yeniden Amon tapınağına bırakarak tarihten silindi. Hatta kendi ailesi bile Amon inanışına geri döndü. Bu arada eğer yakın zamanda evlenmeyi düşünüyorsan seçimini dikkatli yap. Çünkü kraliyet ailesinde kardeşler arası evlilik oldukça yaygın. Gücün aile içinde kalması için olan bu uygulama senin ölümünden 3000 yıl sonra bile hakkında iğrenç izlenimler oluşmasına neden olabilir. Bu nedenle kanbığın olmayan, statü sahibi bir kadın tercih etmen daha iyi olur.
Ama evlenmeden önce eş adayının başlığını çıkarmasını mutlaka söyle. Çünkü Mısırlı kadınlar da saçlarını kazıtır, yerine peruk ya da çeşitli başlıklar takarlardı. Yani ilk görünüş aldatıcı olabilir. Doğacak çocukların erkek ya da kız olması önemli değil. Ülkede kadınlar da firavun olabiliyor. Çünkü sosyal olarak da ekonomik olarak da eşitlik ülke genelinde söz konusu.
Atalarından bazı kadın firavunlar da takma sakav takardı. Bunu erkeklere benzemekten ziyade tanrısal bir sembol olduğu için tercih etmişlerdi. Bu arada kuzeyden her an yeni tehditler de gelebilir. Biliyorsun ki Mısır’ın başına en büyük bela bir Anadolu halkı olan Hititler’den gelmiştir. Hititler hem güçlü bir medeniyet hem de savaşçı bir halk olarak deden II. Ramses’le büyük bir savaşa girişmiş, bu savaş sonucunda eşitlik söz konusu olup tarihteki ilk yazılı anlaşma olan Kadeş Antlaşması yapılmıştı. Mısır ordusunun temelinde at arabalı askerler ve iyi nişancılığı olan okçular olduğu sürece uzun bir müddet daha ayakta kalabilirsin. Ama Hititlerin ajanlarının ülkenin her yerinde cirit attığını da unutma. Binlerce yıldır süregelen Mısır hukuk sistemi ise gayet gelişmiş durumda. İnsanlar mahkemelerde haklarını arayabiliyor. Boşanmalarda dahi tazminat ve nafaka alışverişi var. Tek eşlilik zorunlu.
Tecavüz hadım edilmekle cezalandırılırken evli bir erkekle birlikte olan kadının ise burnu kesiliyor. Aslında birçok suçun cezası burun kesmek. Hatta Mısır ülkesinin bazı bölgelerinde burnu kesilen insanların bir arada yaşadığı kasabalar bile mevcut. Hırsızlık ise el kesmek ya da hapisle cezalandırılıyor. Bir müddet sonra bu yasaklar ilk olarak Yahudiler tarafından benimsenip birçok dinin temel hukuk sistemini oluşturacak. Kedilerin de kutsal olduğunu aklından çıkarma. Onlara zarar vermemelisin. Mısırlılar kedilerin karanlıkta parlayan gözlerinin Güneş tanrıları Ra’yı simgelediğine inanırlardı. Ra, Güneşin batmasından sonra yeraltı dünyasının karanlığında parlamaya devam ederdi.
Ve bunun gibi birçok nedenden dolayı kediler kutsal kabul edilir, öldürülmelerinin cezası ise çoğu zaman idamdır. Kedi söylen bir evde günlerce yas ilan edilir, cenaze düzenlenir ve kedi mumyalanırdı. Ne derece önemli olduklarını sen düşün artık. Peki Mısır firavunu olarak atalarının tarihteki ilklerini merak ediyor musun? Örneğin ilk nişan yüzüğü geleneği uzun zamandır Mısır kültüründe mevcut. İlk modern tuvaletler, ilk profesyonel kadın doktorlar, kadın iş insanları hepsi vardı. Hatta tıp antik Mısır’da o kadar ileriydi ki çeşitli ameliyatlar bile yapılıyordu. Yılan zehirlerinden panzehir ve ilaçlar elde ediliyor, diş macunu kullanılıyordu. Ve sünnet o kadar yaygındı ki eski çizimlerde bile çeşitli sünnet ritüellerini görüyoruz. Bir yılı 365 günlüğe 12 ay olarak senin ataların belirledi. İlk piramit Bilattan önce 2600 yılında Mısırlı mimar İmoteb tarafından yapıldı. İmoteb ismi yine ilk kaydedilen Mısırlı hekim, mühendis ve mimardır. İnsanlar günümüzde Mısır’da sert bir kölelik sistemi olduğunu düşünse de aslında belki de bugünden daha iyi bir işçi sendikasyonu vardır. Sırtlarında kırbaçla çalışan Hollywood esintisi mitleri bir kenara bırakın. Çünkü işin aslı bambaşka. Giza bölgesinde yapılan kazılarda kesin olarak kanıtlanmıştır ki işçilerin kırbaçlanması tamamen efsane. Haftalık ve yıllık izinleri, sağlık sigortaları, evleri, düzenli maaşları, günlük bira ve güneş yığı ödenekleri, çocukları için okul hatta haksızlığa karşı başvuracakları mahkemeler vardı. Evlilikleri de devlet tarafından karşılanıp çifte ev veriliyordu. İşçilere verilen vücut kremlerinde aksilik olduğu için 3. Ramses döneminde tarihteki ilk işçi protestosu yaşanmıştır. Neyse ki her şeyi kayıt ettikleri için bunları biliyoruz. Fakat enteresandır ki Tevrat’ta kısası anlatılan ve Yahudi inancının temelini oluşturan Mısır’daki zulüm gören İbrani kölelere dair hiçbir arkeolojik kanıt yoktur. Aynı zamanda Mısır tarihinde böyle bir nüfus hareketi de yazıtlarda bulunmamaktadır. Piramitler demişken kendin içinde bir tane tasarlatabilirsin. Bir pirametin içi çeşitli bubi tuzakları, karanlık yollar, labirentler ve lanetli hierogliflerle doludur. Genellikle konumları gökteki yıldızlarla sinkron bir şekilde hazırlanır. İçi hazinelerle doludur ve her karesi matematiksel bir incelikle donatılır. Örneğin Hükümdar Keops adına yapılan Keops piramiti 2.300.000 blok taştan oluşuyor ve her biri tonlarca ağırlığa sahip. Piravunun mezarı içeride yerden 40 metre yukarıda, tepe noktasından da 100 metre aşağıdadır. Senin de ölümünden binlerce yıl sonra insanlar başlarda bu piramitlerin yapımında uzaylıların sana ve atalarına yardım etmiş olacağını düşünseler de aslında bu bir turistik gizem ve efsaneden başka bir şey değil. Çünkü yine yakın zaman önce anlaşıldı ki piramitlerin yapıldığı yerlerin çevresinde taş ocakları vardı ve bloklar buradan taşınıyordu. Kayaları yukarı kısımlara çekmek için, yüzlerce metre uzunluğunda hazırlanışı yıllar alan rampalar kuruluyor, hayvan ve insanların iş gücü artı müthiş bir matematik çalışması ile bloklar taşınıyordu. Keops Piramitinin yapımında 100 bin kişilik bir iş gücü sağlanmıştı. Fakat matematik gerçekten önemli. Zemin hazırlanırken dahi yapılacak santimetrelik bir sapma, zirvenin yamuk olmasına ve değişik bir şeklin ortaya çıkmasına neden olabilir ve senin ölümden sonraki hayatını mahvedebilir. Oraya gömülmeden önce mumyalanacaksın. İç organların çıkarılıp kavanozlara yerleştirilecek ve beynin bir çengel yardımı ile burnundan dışarı akıtılıp sökülecek. Sadece kalbinin yerinde durmasına izin var. Çünkü Mısırlılar düşünme yetisinin kalpte olduğuna inanıyor. Tüm işlemler tamamlanıp kabir odana, hazinelerinle birlikte yerleştirirsen de asla rahat bırakılmayacaksın. Ama Horus’un gözü her zaman mezarının duvarlarında dursun. Çünkü sen ne zaman bir yanlış yapsan vicdanın olarak hep seni izleyecek ve keskin bakışlarıyla hatalarını düzeltmen için sonsuz yaşamında bile peşini bırakmayacak. Günler geçecek, binlerce yıl sonra bile insanoğlu senin gizemini merak edip hayranlıkla inşa ettiğin her şeyi gözlemlemeye devam edecek. Hatta çürümüş bedenini bile. Öyle ki dünya üzerinde yapılan arkeolojik kazıların %70’i Mısır’da gerçekleştirilecek ve modern Mısır halkı senin eserlerine put ve kafirlik kalıntısı dese de hala senin sayende ekonomilerini ayakta tutabilecekler. Neyse ki daha ölmedi ve genç bir Firavun olarak önünde uzunca bir ömür var. Belki atalarından Firavun pepi gibi 90 yıl ya da efsane bir hükümdar 2. Ramses gibi 60 yıl tahta kalır ve ülkeni refaha kavuşturursun. Daha fazla içeriye ulaşabilmek için kanalıma abone olabilir. Büyük ödüller dağıttığım çekilişlerimden faydalanabilmek için video açıklamasında linkini bıraktığım Instagram hesabımdan beni takip edebilirsiniz.
İyi seyirler!
İlk Yorumu Siz Yapın